KELEBEĞİN GÜZELLİĞİNE ULAŞMAK
Bir kelebek gördüğümüzde, çoğumuz onun masumluğuna, zarafetine ve renklerine hayran kalırız. Gözlerimiz o anın büyüsüne kapılır, onun hafifçe kanat çırpışı, dünyadan bağımsız bir dans gibi gelir bize. Kelebekler bizlerin gözünde hareketliliği, güzelliği, özgürlüğü ve değişimi temsil ederken kelebeklerin bu güzelliklerinin ardında saklı olan sabır dolu, meşakkatli ve bir o kadar da azim gerektiren yolculuğuna pek az kişi odaklanır. O kelebeğin bir zamanlar bir tırtıl olduğunu, toprağa karışıp sabırla kozasında beklediğini, orada kendi iç dünyasında büyük bir dönüşüm geçirdiğini hiçbir zaman dikkate almayız.
Maya Angelou’nun da dediği gibi, kelebeğin güzelliğine hayran kalırız ama o güzelliğe ulaşmak için geçirdiği değişimleri nadiren kabul ederiz. Bu cümle, sadece kelebekler için değil, insan hayatı için de güçlü bir ders taşır. Değişim, gelişim ve olgunlaşma süreci her zaman dışarıdan güzel ve kolay görünmez. Bu süreç acısıyla tatlısıyla kaçınılmaz bir süreçtir. Süreç içinde birçok zorluk, engel ve mücadeleyi barındırır. Yine bu süreç içsel olarak büyümemizin ve sonunda o “kelebek” gibi özgürlüğe kavuşmamızın tek yoludur.
Hayatta bazen kendimizi tırtıl gibi hissederiz; ağır adımlarla, sabırla, belki de umutsuzlukla ilerleriz. Kendimizi yetersiz ya da sıkışmış hissedebiliriz. Ama unutmamamız gereken şey, her tırtılın bir kelebeğe dönüşme potansiyelinin olduğudur. Her zorluk, her çaba bizi bir adım daha olgunlaştırır ve güzelliğe, ışığa ulaşmamıza yardımcı olur. Umutsuzluğa kapıldığımızda pes etmememiz hedeflerimize ilerlerken karşımıza çıkan anlık olumsuzluklardan etkilenip yeise kapılmamamız gerekir. Yürünen yolda engeller çıkma ihtimali yüksektir ancak kendine inanan, umut dolu bir insanın da bu engelleri aşma potansiyeli bir o kadar yüksektir. Hayat garip çelişkiler yumağına dönüşebilir bazen, köklü değişimlerle karşı karşıya kalınabilir. Bu durumlarda insan o savunmasız, küçük tırtılın azmini ve umudunu aklına getirmelidir. Bu değişimlerin nihai bir son olmadığı tıpkı bir tırtılın kelebeğe dönüşmesi gibi insanın da bambaşka güzelliklere ulaşması olasılıklar dahilindedir.
Sonuç olarak, hayatımızdaki değişimler ve dönüşümler ile bunlara bağlı aksaklıkları korkuyla değil umutla karşılamalıyız. Her mücadele, bizi biraz daha güçlü, biraz daha bilge yapar. Güzelliğe ulaşmak sabır ve inanç gerektirir. Kelebekler gibi, biz de bu sürecin sonunda hayatımızda daha parlak ve anlamlı bir yer bulabiliriz. Değişimi şartsız kucaklayın. Zira her tırtılın hayatı içinde zorluklar barındırsa bile sonunda bir gün güzel bir kelebeğe dönüşür.
