KÖYÜN ESKİ ADINI GERİ İSTİYORLAR
YENİ OSMANİYE – Saruhanlı’ya bağlı Yeni Osmaniye köylüleri, eski ismi “Çerkez Osmaniye” olan ancak 12 Eylül 1980 darbesinden sonra etnik nedenlerden dolayı “Yeni Osmaniye” olarak değiştirilen köylerinin eski isminin geri verilmesini istiyor.
Yeni Osmaniye Köyü Muhtarı Hasan Hırçıner, Kardelen Gazetesi muhabirine yaptığı açıklamada, köylerinin eski isminin köylerine yeniden verilmesi için Köy İhtiyar Heyeti olarak toplanıp karar aldıklarını ve Saruhanlı Kaymakamlığı’na dilekçe ile başvuruda bulunduklarını belirtti.
Köyde 3 dönemdir muhtarlık yapan Hasan Hırçıner, köylerinin “93 Harbi” döneminde Kafkaslardan göç edip gelen ataları tarafından 1870’li yıllarda kurulduğu ve köyün ilk adının “Tepeağılı” olduğunu kaydetti.
Cumhuriyet kurulduktan sonra köylerine “Çerkez Osmaniye” ismi verildiğini ve bu ismin 1980 yılına kadar süregeldiğini dile getiren Hırçıner şunları anlattı;
“12 Eylül 1980 askeri darbesi sonrası köyümüzün adı etnik nedenlere dayandırılarak “Yeni Osmaniye” olarak değiştirildi. Biz de yeni çıkan ve değişen kanunlara istinaden, köylünün de isteği doğrultusunda köyümüzün eski isminin geri verilmesi için başvurumuzu yaptık. İnşallah neticelenir. Zaten çevre köyler bu isme alışamadı. Aradan 30 yıl geçti ancak herkes bizim köyün adını “Çerkez Osmaniye” olarak biliyor. Yeni Osmaniye ismini bilen çok fazla yok. Biz de buna resmiyet kazandırmak için resmi başvurumuzu yaptık.”
Saruhanlı ilçe merkezine 27 kilometre uzaklıkta bulunan Çerkez kökenli vatandaşların yaşadığı 300 nüfuslu Yeni Osmaniye köylüleri ise köyün eski isminin geri verilmesinin kendilerini memnun edeceğini ifade etti.
- PROSEDÜR İŞLEMEYE BAŞLADI -
Manisa İl Genel Meclisi Başkanı Hayrullah Solmaz da muhtarlığın yaptığı başvuru üzerine gerekli prosedürün işlemeye başladığını belirterek şöyle dedi;
“Sayın Valimizin onayından geçerek TBMM’ye ve İçişleri Bakanlığı’na sunacağımız taleple isim değişecek. 1980 darbesinde değişen ne kadar köy ismi varsa bunların orijinalini geri iade edip, insanımıza hizmet etmeye devam edeceğiz.
Fakirlikten batan millet yoktur. Ancak özünü ve kültürünü kaybettiği için değerlerini kaybettiği için tarih sahnesinden yok olan millet çoktur. Tarih böyle milletler mezarlığıyla doludur. Biz İl Genel Meclisi olarak hep şunu arzu ettik. Bir beldenin veya köyün yolunu yapmak, suyunu getirmek ne kadar önemliyle, en az onun kadar önemli olan onun kültürünü, onun geçmişle olan bağlarını korumakta o kadar önemlidir.”
Muammer Kökcüoğlu