Tarih: 29.09.2014 11:54

Dünyada her yıl 1 milyon bebek anne sütü emmediği için ölüyor

Facebook Twitter Linked-in

HABER MERKEZİ - Dr. Aytekin Kemik, `Dünyada her yıl 1 milyondan fazla bebek ve çocuk anne sütü ile beslenemediği için ishal, solunum yolu enfeksiyonları ve benzeri diğer enfeksiyonlardan dolayı kaybedilmektedir` dedi.

Dünyada her yıl 1 milyon bebek anne sütü emmediği için ölüyor

Mersin Halk Sağlığı Müdürü Dr. Aytekin Kemik, bebeklere doğumdan itibaren ilk 6 ayda sadece anne sütü verilmesi, 2 yaşına kadar da ek besinlerle emzirmenin devam ettirilmesi gerektiğini belirterek, “Dünyada her yıl 1 milyondan fazla bebek ve çocuk, anne sütü ile beslenemediği için ishal, solunum yolu enfeksiyonları ve benzeri diğer enfeksiyonlardan dolayı kaybedilmektedir” dedi.

Dr. Aytekin Kemik, 1-7 Ekim Emzirme Haftası dolayısıyla yazılı bir açıklama yaparak, anne sütünün önemini vurguladı. İlk kez 1990 yılında Dünya Sağlık Örgütü ve UNICEF tarafından belirlenerek, kutlanmaya başlanan Emzirme Haftası ile tüm dünyada anne sütü ile beslenmeyi desteklemenin ve yaygınlaştırmanın amaçlandığını dile getiren Dr. Kemik, “Anne sütü, yeni doğan bebeklerin ihtiyacı olan tüm besin öğelerini içermektedir. Dünya Sağlık Örgütü, ilk 6 ayda sadece anne sütü ile 2 yaşa kadar da tamamlayıcı beslenmeyle beraber anne sütünün alımını önermektedir. Tüm sağlık otoritelerinin önerileri de bu yöndedir” ifadelerini kullandı.

“EMEN BEBEKLERDE IQ DAHA YÜKSEKTİR”
“Anne sütü bebeğimizin yaşamında doğumundan sonraki belki de en büyük mucizedir” diyen Kemik, anne sütünün bebeğe yaşamındaki en iyi başlangıcı sağladığının altını çizdi. Anne sütünün hem bebeğe hem anneye sayısız faydaları olduğuna dikkat çeken Kemik, şunları kaydetti:
“Dünyada her yıl 1 milyondan fazla bebek ve çocuk anne sütü ile beslenemediği için ishal, solunum yolu enfeksiyonları ve benzeri diğer enfeksiyonlardan dolayı kaybedilmektedir. Anne sütü, anne ve bebek arasında duygusal bağ kurulmasını sağlar. Kolay hazmedilir. Emen bebeklerde IQ daha yüksektir. Fizyolojik sarılığı önler, ortakulak iltihabı riski azalır, bazı kronik hastalıkların oluşma riskini azaltır, solunum yolu ve gastrointestinal enfeksiyonları daha az görülür, alerjiye karşı koruyucudur ve bebeği pişikten korur, çene ve diş gelişiminde rolü vardır. Ayrıca annenin sağlığını korur, göğüs kanseri, over kanseri, anemi gibi rahatsızlıkların ileride oluşmasını engeller. Ekonomiktir, hazırlama sorunu gerektirmez.”
Başarılı bir emzirme süreci için doğru bir başlangıç yapılmasının da çok önemli olduğunu kaydeden Kemik, şöyle devam etti: “Bebeğini besleyebilme içgüdüsü, bazen annelerde yoğun bir kaygıyı da beraberinde getirir. Bu dönemde anneye güven telkin etmek, olumsuz düşüncelerden uzaklaştırmak ve destek olmak çok önemlidir. Emzirme annenin gebelik süresince aldığı fazla kiloların harcanmasına da yardım eder. Süt yapımı çok enerji gerektirdiğinden anne bu enerjiyi kendi yağ dokularından sağlar ve kolayca zayıflar.”

“ANNE SÜTÜNÜN YERİNİ HİÇBİR BESİN DOLDURAMAZ”
Her annenin kendi sütünün bebeğinin erken, zamanında veya geç olarak doğmuş olmasına bağlı olarak içeriğinin değiştiğini aktaran Dr. Kemik, “Sonuçta her annenin sütü özellikle kendi çocuğunun en ideal besin kaynağı olmakta ve başka hiçbir besin onun yerini dolduramamaktadır” diyerek, annelere şu önerilerde bulundu:
“Anneler, bebeklerini doğumdan sonraki ilk yarım veya bir saat içinde emzirmeye başlamalıdır. İlk 6 ayda sadece anne sütü vermelidir. 6. aydan itibaren ek besinlere başlamalıdır. 2 yaşına kadar ek besinlerle birlikte emzirmeye devam etmelidir. Başarılı emzirme, annenin bebeğini emzireceğini düşünmesi ve bunu başaracağına inanmasıyla başlar. Nasıl emzireceğini bilen anne kendine güven duyar. Anne sütü ile beslenme her bebeğin en doğal hakkıdır.” 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —