?Kişiyi kendi davranışları hakkında bir yargıda bulunmaya iten, kişinin kendi davranışları üzerine dolaysız ve kendiliğinden yargılama yapmasını sağlayan güce vicdan denir.? Vicdan kişisel bir güçtür ve kişinin kendisi ile ilgili bir içsel meseledir. Bütün insanlar vicdanlı olmak zorundadır. Vicdan denen duygunun insanlarda olmaması büyük sıkıntıları da beraberinde getirir. Vicdansız insanlar vicdansız toplumları oluşturur. Vicdansız toplumlar ise tüm insanlığı felakete sürüklerler. ABD destekli İsrail devletinin ve halkının yaptığı gibi. Vicdansızca dünyayı savaşa sürüklemeye uğraşıyorlar.
Vicdanlı olmak özünde kişinin kendisi ile hesaplaşabilmesidir. Vicdanlı olmak kişinin kendisini muhakeme edebilmesidir. Vicdanlı olmak bir erdemdir. Ancak bana göre hem dünyada hem de toplumumuzda bu kavram yanlış değerlendiriliyor. Vicdan söz konusu olduğunda kendi davranışlarımızdan çok başka insanların davranışları öne sürüyoruz. İnsanlar kendi yaptıkları ya da yapamadıkları üzerinden bir muhasebe ve muhakemede bulunmak yerine kendisi dışındaki herkesin yaptıkları ya da yapamadıkları üzerinde vicdani hesaplar yapıyor, konuşuyorlar. Erdemli olmak yerine, işin kolayına kaçıp, sorumlulukları başkalarının üzerine boca edip, sorunların arasından sıyrılmak istiyorlar. Örneğin çocuklarıyla gerektiği gibi ilgilenemeyen anne-babaların çocuğun yaşadığı problemlerde hep sorumluluğu başkalarında araması gibi. Birçok anne-baba çocuğun yaşadığı sıkıntılı durumların sebebi olarak çocuğun öğretmenlerini, arkadaş çevresini ya da yaşadıkları çevreyi sorumlu tutmaları ve kendilerini ise hep bir mazeretin arkasına saklamaları üzerinde düşünülmesi gereken bir durum. Çünkü bu mazeretler çocuklarının yaşaması muhtemel bir gelişim faciasının önüne geçemeyecektir.
Vicdanlı olmak aslında öz eleştiri yapabilmektir, yani kişinin kendisini eleştirmesidir. Bu öz eleştiriyi yapabildiğimiz sürece vicdan sahibi bir insan olabiliriz. Vicdan sahibi insanlar da vicdan sahibi bir dünya oluşturabilirler. Sosyal bir varlık olan insan hayatın akışında hesaplı yahut hesapsız birçok eylemde bulunur. Bu eylemlerin mutlaka iyi tarafları olabileceği gibi kötü tarafları da vardır. İyi davranışların, hal ve hareketlerin gerçekleştirme olasılığını yükseltmek için mutlaka vicdan muhasebesinde ve muhakemesinde bulunmalıyız. Bu muhasebeler ve muhakemeler bizlerin iyi insan olma yolunda şaşmadan yürümesini sağlayacaktır.
Hz. Ömer (R.A.) bu konuda ?Kötü bir işin en gizli şahidi, vicdanımızdır.? der. Bu gizli şahit aynı zamanda kişinin polisidir. Vicdan sayesinde insan birçok kez kötülükten, istenmeyen davranışlar sergilemekten kendisini koruyabilir. Vicdan sahibi olmalıyız ve vicdanımızın sesinden kaçmamalıyız.Sorumluluğu başkalarının üstüne atıp, onları vicdan muhasebesine davet etmek. İnsanları vicdan muhasebesine davet ediyoruz da kendimiz bu konunun neresindeyiz? Bizler insanları vicdanlı olmaya davet ederken kendimiz de vicdanlı olsak, kendi vicdan muhakeme ve muhasebemizi eksiksiz olarak yapsak nasıl olur? Yaptıklarımızı, yapamadıklarımız, sebep olduklarımızı ortaya koyup kendi kendimize bunları itiraf edip çözüm yolları arasak. Bu vicdan muhasebeleri sonucunda iyi davranış ve düşüncelerimiz kötü davranış ve düşüncelerimizin yerini alsa, sorumluluklarımızı gerektiği gibi üstlenebilsek ve yerine getirebilsek bu dünya ve bu ülke daha yaşanabilir bir yer haline gelirdi kuşkusuz.
Bizler toplum olarak bu uygulaması kolay; ancak kabullenilmesi zor olan öz eleştiriden yani vicdan muhasebesinden kaçıyoruz. Yapmamız gerenleri başka bireylerin üstüne salıyoruz. Belki böylelikle kendimizi temize çıkardığımızı sanıyoruz. Bu yalancı bir rahatlama ve afaki bir kendini temize çıkarmadır. Çünkü özde sorunlar devam etmekte ve bilinç altımızda gün yüzüne çıkacağı anı beklemektedirler. Bundan dolayı vicdanen sıkıntılı durumları çözmeden bilinç altımıza atmamalıyız. Bun sorunlar bir gün mutlaka ortaya çıkar ve bizi zor durumda bırakırlar. Eğer bizde vicdan denen o müthiş duygudan biraz dahi olsa bir kırıntı varsa bu vicdan muhasebesini mutlaka yapmalıyız, vicdani durumları öteleyip, biriktirmemeliyiz.
Son sözü içinde bulunduğumuz İnsan Hakları ve Demokrasi haftasında yapılması gerekenler arasında vicdan muhasebesinin de olduğuna atıfta bulunarak Mahatma Gandhi´ye teslim ediyorum. Gandhi; ?Kanunlara dayanan adli muhakemelerden, daha büyük bir muhakeme vardır ki, bu da her kişinin kendi vicdanıdır.? der. Vicdanımız her zaman aklımızın kılavuzu olsun. Vicdanlı insanlardan oluşan bir dünya cennet bahçelerinden bir bahçe gibi olacaktır.
Selam ve dua ile...