Soğuk havalarda hareket azlığı ve vücut direncinin azalmasıyla, üst solunum yolu infeksiyonları, grip, sinüzit, tonsillit, orta kulak iltihabı, yüz felçi, bronşit, pnömoni(zatürre), astım ve kalp-damar hastalıkları daha sık görüldüğü gibi daha ciddi seyrediyor.
Soğuk havalarda, grip başta olmak üzere enfeksiyon hastalıkları artmaktadır.
Enfeksiyonlarla metabolik denge bozularak, şeker hastalığının ağırlaşmasına, komplikasyonlara zemin hazırlamaktadır. Yine özellikle solunum yolları enfeksiyonlarının tedavisi için kullanılan ilaçlar, besin takviyeleri, istirahatlar yeni kiloların alınmasına, kan şekeri yükselmesine sebep olmaktadır.
Kış günlerinde, tatlı(karbonhidrat) ağırlıklı beslenmeye bağlı olarak, kan şekeri dengesi bozulabilir. Ağır yemeklere ilaveten, mandalina, portakal gibi meyvelerin de çok tüketilmesi kan şekerinin yükselmesine sebep olur. Elbette kış meyvelerinde çok bulunan C vitamini vücut direnci için yararlıdır, ama içlerinde meyve şekeri de bulunduğundan aşırıya kaçmamak lazımdır
Bu mevsimde, şeker hastaları, kontrol ve tedavilerine çok daha hassas olmaları, soğuk algınlığı ve enfeksiyonlardan korunmaları gerekir.
Gizli şekeri ve kilo fazlalığı olanlar da, özellikle kan şeker düzeyi olmak üzere, gerekirse kan insülin hormonu gibi diğer metabolik testleri yaptırmalıdırlar.
Diyabet, astım ve kronik bronşiti olanlar, by pass ameliyatı geçirmiş, kalp yetmezliği ve hipertansiyon gibi kalp hastaları, yaşlılar, gebeler, çocuklar korunmalı, daha dikkatli olmalı ve sağlık kontrollerini ihmal etmemelidirler.
Havanın çok soğuk olduğu zamanlarda, zorunlu olmadıkça dışarıya çıkmamaları ya da uzun kalmamaları, kalabalık ortamlarda bulunmamaları, iç ve dış ortama uygun olarak özellikle pamuklu, yünlü giyinmeye özen göstermeleri gerekir.
Hastalıklara karşı vücut direncini artırmak için, yeterli ve kaliteli uyku, istirahat etmeye, imkân olduğu kadar hareket ve eksersiz yapmaya, dengeli beslenmeye, bol su içmeye, çay, ıhlamur gibi içecekleri şekersiz tüketmeye önem verilmelidir.
