Prof. Dr. Bekir Sami UYANIK


Küresel bir tehdit; antibiyotik direnci

Küresel bir tehdit; antibiyotik direnci


Küresel bir tehdit; antibiyotik direnci

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), dünyanın dört bir yanından gelen verileri analiz ederek değerlendirdiği raporunda,  ?antibiyotik direncinin küresel bir tehdit oluşturacağı,  ciddi ve etkin önlemler alınmaz ve bilinçsiz antibiyotik kullanımı devam ederse, yıllardır kolayca tedavi edilebilen enfeksiyonların zamanla ölümlere yol açmasının kaçınılmaz olacağını? belirtmektedir.

Antibiyotiklerin de dâhil olduğu, antimikrobiyaller,  bakteri, virüs, mantar, parazit, vb. hastalık yapıcı organizmaları öldüren veya üreyip gelişmelerini önleyen kimyasal yapılı ilaçlardır.

Antibiyotiklerde olması gereken en önemli özellik, bakterileri öldürürken, tedavi alan hastanın hücrelerine zarar vermemesi, toksik olmamasıdır.

Bakteriler, zamanla antibiyotiklere direnç geliştirebilirler, yani artık bir bakteri için etkili olan, öldürücü olan antibiyotik yetersiz ve etkisiz hale gelerek, tedavi mümkün olamamakta ya da tedavi gecikmektedir.

Bakteriler iki yolla direnç geliştirebilirler;

1. Genetik yol, yani bakteriler aynı türden veya başka türden olsun diğer bakterilere plazmidlerle antibiyotik direncini aktarabilir, yayabilirler. Plazmid, dairesel ve çift sarmallı, kendilerini eşleyebilen, kromozomlardan ayrı bir DNA parçacıklarıdır.

2. Diğer yol ise, dirençli olmayan bakteri türü antibiyotiğin etkisiyle ölürken,  direnç gelişmiş olan bakteri türü üreyip çoğalmaya devam ederler.

Antibiyotiklerin yanlış,  sık veya uzun süre kullanımı, özellikle bakteri kökenli olmayan viral enfeksiyonlarda hastanın kendisinin kullanması veya doktorunun çeşitli nedenlerle antibiyotik gerekmediği halde vermesi,  antibiyotik direncinin gelişmesi ve yaygınlaşmasında en önemli faktörlerdir.