Muammer Kökcüoğlu


Bayramlık yazı...

Herkes kendinden bilir, ben de kendimden biliyorum zaman zaman kendimi iyi hissetmek isterim ama bir türlü başaramam.


Herkes kendinden bilir, ben de kendimden biliyorum zaman zaman kendimi iyi hissetmek isterim ama bir türlü başaramam. Fakat düşündüm taşındım işi gücü, her şeyi bir yere bırakıp, ara sıra kendinle baş başa kalacaksın. Kendine vakit ayıracaksın...

Sizlerde ne zamandır çok istediğiniz, ama işten-güçten fırsat bulup yapamadığınız bir şeyleri yapın. Yaklaşan kurban bayramını fırsat bilip meselâ, eski mahallenize ya da köyünüze gidip eski komşularınızı, akraba ve dostlarınızı ziyaret edip, onlarla doyasıya hasret giderin ve eski günleri yâd edin...

Doğru değerlerinizi korumak kaydıyla, değişmeye ve yenileşmeye açık olun. Bu yaklaşım tarzı, çocuklarınız ve torunlarınızla aranızdaki kuşak farkını da ortadan kaldırabilir...

Aile reisi edasıyla egonuzu tatmin etmek için yaptığınız hatanızı anladığınız an, özür dilemekten çekinmeyin, ama aynı hataları tekrarlamaktan da sakının.

Bilesiniz ki telefona gülümseyerek cevap verin. Karşınızdaki muhatabınız mutlaka bunu hemen hissedip mutlu olacaktır...

Ve onun mutluluğu hemen size de yansıyacaktır...

Böylece yalnız sesinizle değil, yüreğinizle de konuşmuş olacaksınız...

Zamanımız insanları için verilecek çok zor karar ama televizyona telefona ayırdığınız zamanı gitgide sınırlayıp kitaba ayırdığınız hatta hiç ayırmadığınız vakti, okumak için artırın. Zira yeni şeyler öğrenmek insanı mutlu eder, ayrıca kendine güvenmesini de sağlar.

Yaşlanmaya razı olun, ama paslanmaya asla razı olmayın. Mutlaka her yaşta yapacak bir şeyler vardır...

Tanıştığınız insanların kötü yönlerini keşfetmeye kalkışacağınıza, iyi yanlarını ortaya çıkarmaya çalışın ve o insanlara ve kendinize iyilik yapmış olun...

Kadere inanın: Kadere iman insan ruhunu rahatlatır. Ama tedbirde kusur etmeyin, zira tedbiri alıp takdiri Allah'a bırakmak imanın şiarındandır...

İlk kez tanıştığınız insanlara önce işlerini sormayın: Bunun yerine hal-hatır sorun çünkü insanların işini, kazancını sormakla gücendirmiş olursunuz...

Hiçbir zaman tüm köprüleri atmayın. Zira aynı nehri yine geçmek zorunda kalabilirsiniz...

Acıyı, sevinci, başarıyı ve hayal kırıklığını, hayatın bir parçası gibi kabul edin...

Sürekli olarak “Ben dürüstüm” diyenlerden uzak durmaya çalışın...

“Keşke” sözcüğü yerine, “bir dahaki sefere” demeyi yeğleyin, çünkü giden geri gelmez...

Maddi durumunuz çok iyi olsa bile, çocuklarınızın kendi harçlıklarını kazanmalarına izin verin, hatta bu konuda onları teşvik edin. Bu benim tecrübem, deneyin göreceksiniz...

İyi konuşmanın yanı sıra, dikkatli dinlemeyi de öğrenin, mutlaka bilmediklerinizi muhatabınızdan öğreneceksiniz...

Son sözü her zaman siz söylemeyin...

Zaman zaman bu hakkı karşınızdakine de tanıyın...

Çocuklarınıza güvenin, güvenilir yetiştirin ve bunu onlara da söyleyin çünkü onların hem özgüvenini kazandırırsınız gemde onore edersiniz...

Evinizin tüm odalarını kullanın: Yaşadığınız mekânları gösterişli eşyalarla doldurup küçültmeyin. Mademki geniş mekân tercih ettiniz evinizin bütün odalarının hakkını verin.

Çevreye karşı duyarlı davranın. Bir çiçeği koklamak, ya da bir kelebeğin uçuşunu seyretmek, insana huzur ve mutluluk verir zaman zaman çıkın kırlara dağlara bunun tadına varın...

Zaman zaman sevdiklerinize ekonomik gücünüz nispetinde hediyeler alında onura edin...

Her şeyin açıkça söylenmesini beklemeyin, iki kelimenin arasını okumaya da çalışın, herkes sizin gibi açık sözlü olmayabilir...

Bilgilerinizi başkalarıyla da paylaşın, bilgi paylaştıkça artar sevgi gibi...

Mübarek kurban bayramını fırsat bilerek yoksullara yardım etmek için çok paranızın olmasını beklemeyin. “Çok veren maldan, az veren candan” hesabı, olandan verin...

Bilin ki bu da sizi rahatlatacaktır, mutlu edecektir...

Çocuklarınızın olumsuz davranışlarını abartarak anlatmak yerine, iyi ve doğru davranışlarını övün ve hataları için "benim oğlum/kızım yapmaz" diyerek hata yapmaktan caydırın...

Arada bir seyahate çıkın, dağıtın kafanızı...

Evinizde zaman zaman aile efradınızla birlikte el açıp dua edin, ruhunuzu rahatlatın...

İşinizdeki iniş çıkışları ailenizle paylaşın. Başarısız bulacaklarından korkmayın, hayatın inişli çıkışlı olduğunu öğrensinler...

Unutmayın ki, onlar, “başarısız” olduğunuzda da sizi seviyorlar, aile bağları böyle zamanlarda belli olur...

Sıkıntı biriktirmeyin. Problemleri bir bir ele alıp çözmeye çalışın, biriken problemler tıpkı biriken borç gibidir, ortadan kaldırması zor olur...

Yaklaşan Kurban bayramı arifesini fırsat bilip mezarlıklara gidip ölüm ve ahireti hatırlayın. Yumun gözünüzü ahiret âlemine yolculuk yapın...

Eş, dost ve akrabalarınıza değer verin ve bunu onlara da hissettirin göreceksiniz karşılığını onlarda bulacaksınız...

Ben kaybettim ama size tavsiyem yaşlı anne-babanız varsa, sık sık ziyaretlerine gidip dualarını alın: Dua güçtür, berekettir...

Her zaman için geçerli ama bayramı fırsat bilip akrabalarınızı ihmal etmeyin...