MANİSA - Türkiye´nin son dönemde savunma ve silah teknolojilerinde yapmış olduğu yerli üretim atağına destek veren üniversite öğrencileri, Türk pilotlar için yerli simülatör geliştirdi. Her yıl milyonlarca dolar verilerek, yurt dışından ihraç edilen simülatörlerin yerini, daha donanımlı ve kullanışlı Türk yapımı simülatör alacak.
Manisa Celal Bayar Üniversitesi (MCBÜ) öğrencileri, Teknoloji Geliştirme Bölgesi (TEKNOKENT) bünyesinde geliştirdikleri ´Yeni nesil askeri simülatör´ projesiyle Türkiye´nin son dönemde milli savunma ve silah teknolojilerinde yapmış olduğu yerli üretim atağına destek verdi. MCBÜ´nün Türkmenistanlı öğrencisi Nobat Geldimammedov ile Ayşe Ertaş, 3 buçuk yıldır üzerinde çalıştıkları ´Yeni nesil askeri simülatör´ projesini basına tanıttı. Geldimammedov ile Ertaş´ın geliştirdikleri simülatör, başta askeri uçaklar olmak üzere tüm hava araçlarının pilot eğitimlerinde kullanılabilecek şekilde tasarlandı. Öğrenciler, geliştirme süreci devam eden simülatöre F35 savaş uçağı ve ATAK helikopterlerinin özelliklerini entegre etme çalışmalarını sürdürüyor. Maliyeti, piyasada bulunan ithal simülatörlere göre çok daha uygun olan yerli simülatörün en büyük özelliği ise tüm hava araçlarının tek simülatörde toplanabilmesi ve ithal ikamelerinin aksine hareket kabiliyetine sahip olarak tasarlanması.
Projeleri hakkında bilgi veren Manisa CBÜ öğrencisi Ayşe Ertaş, geliştirdikleri simülatörde sanal gerçeklik ile artırılmış gerçekliği bir arada kullanarak tasarladıklarını belirterek, ?Projemiz ?Yeni nesil askeri simülatör´ diye geçiyor. Sanal ve artırılmış gerçekliği bir arada kullanıyoruz. En önemli özelliklerinden biri de bu. Kullandığımız ortamda tamamen dünyanın hava koşulları ve şartlarını sağlayabilecek bir ortam. Simülatörlerde en önemli özellikte gerçek bir ortamı yaşatabilmek. Türkiye´nin içinde bulunduğu koşullardan dolayı fazla maliyeti azaltmak için projeyi hazırladık. Çünkü giden maliyetin çok fazla olduğunu biliyoruz. Aynı zamanda askerimize de, vatanımıza da en iyi eğitimi göstermek istiyoruz. Geliştirme aşamasındayız. Geliştirmeye de devam edeceğiz" diye konuştu.
6 sene önce Türkiye´ye gelerek MCBÜ´de öğrenimini tamamlayan yüksek lisans öğrencisi Türkmenistanlı öğrenci Nobat Geldimammedov, milli savunmaya katkı sağlamak adına böyle bir proje geliştirdiklerini söyledi. Geldimammedov, şöyle devam etti:
"Buradaki amacımız bütün uçan araçların hepsini tek bir simülatör üzerine toplamak. Burada da sanal gerçeklik ile arttırılmış gerçekliği kullanıyoruz. Sanal gerçeklik ile istediğimiz aracın kokpitini oluşturuyoruz. Artırılmış gerçeklikle de insanların sanal ortamda oluşturulan araçlarla etkileşimi sağlanıyor. Amacımız Türkiye´ye yurt dışından milyonlarca lira para harcanarak alınan simülatörleri Türkiye´nin içinde üreterek, onlardan kat kat daha iyi olmasını sağlamak. Hedefimiz 3 yıl içerisinde tamamlamak, kullanıma sunmaktır."
?Bizim hedefimiz tüm hava araçlarını tek simülatörde toplamak?
Geliştirdikleri simülatörün her uçağın kendi manevrasına göre şekillendirdiklerini kaydeden Geldimammedov, "Mekanik aksamı üzerine çalışmamız bir buçuk yıl önce TEKNOKENT´in destekleri ile başladı. 3 yıldır yazılım üzerinde çalışıyorum. Faaliyete geçmesi ve portatifin ortaya çıkması 1 buçuk yıl oldu. Proje sadece savaş uçaklarını değil, sivil uçakları da kapsıyor. Simülatör her uçağın kendi manevrasına göre hareket ediyor. F16 ve F35´in simülatörlerini yapıyoruz. Çalışma şekli ve manevraları farklı. Pilot kendini F16 içerisinde sanıyor. F16 kullandığını hissediyor. Bunun da avantajı var. Tek simülatörün fiyatına birçok simülatör alıyorsunuz. Bununla savaş ve sivil havacılığın tüm hava araçlarını kullanabilir. Şu an hepsi tek simülatör üzerinde çalışıyor. ATAK helikopter çalışmalarına başladık. ATAK helikopterinin içine entegre etmek istiyoruz. Bunları tamamladıktan sonra amacımız kara araçlarını da bitirmek. Başta simülatörü hazırlarken bütün sistemi destekleyecek şekilde hazırladık. İzmir´de gördüğümüz bir simülatörde yetkililerden aldığımız bilgiye göre 5 milyon dolar gibi bir fiyatı vardı. Bahsettiğimiz simülatörde eğitim uçağının simülatörüydü. F16 veya F35´in simülatörü değil. Bizim hedefimiz tüm hava araçlarını tek simülatörde toplamak. Maliyeti de azaltacak kullanımı da kolay. Aynı anda pilota hissiyatı da vermek. Şu anda piyasada kullanılan simülatörlerin çoğunda hareket kabiliyeti yok. Sabit duran kokpitin üzerinde deneme yapıyorlar? şeklinde konuştu.
MCBÜ Teknoloji Geliştirme Bölgesi (TEKNOKENT) Genel Müdürü Prof Dr. Hüseyin Aktaş ise geliştirdikleri simülatörün savunma sanayisinde hizmet vermesi için herhangi bir engel bulunmadığını söyledi. Aktaş, şöyle konuştu:
"Uçuş simülatörü projesi aslında öğrencilerimizin bize ilk geldiğinde profesyonel manada bir yapıya kavuşturmayı hedeflemişlerdi. İlk önce bunun pratik sonuçlarının alınması açısından gerçek dünya koşullarında hizmet vermeye yatkın olmasına rağmen bunu ticarileştirme açısından aslında biraz daha eğlence tarzı düşünerek üzerinde çalışmalarını istemiştim. Bu proje maliyet bağlamında baktığımızda dünyada emsallerine göre kıyaslanamayacak bir öneme sahiptir. Bunun gerçek manada savunma sanayine hizmet vermesi içinde herhangi bir engel yoktur. Bu konuda sertifikasyon ve diğer meselelere bağlı bunun da zamana ihtiyacı söz konusudur?