9285,26%2,81
34,49% 0,10
36,41% 0,19
2956,69% 0,74
4955,48% 0,56
SARUHANLI - Tüberkülozun dünyada en sık ölüme sebebiyet veren hastalıklar arasında 10.sırada olan bir enfeksiyon hastalığı olduğunu belirten Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Merda Erdemir Işık, "Verem hastalığı kalıtsal değil, tedavi edilmezse bulaşıcı bir hastalıktır ve tüberküloz tedavi edilebilir bir hastalıktır" dedi.
Verem hastalığının enfekte kişinin konuşma, aksırma, öksürme sırasında havaya saçtığı damlacıkların sağlıklı kişiler tarafından solunmaları ile bulaştığını anlatan Dr. Işık, "Hastalığın en sık belirtileri; 3 haftadan uzun süren öksürük, kanlı balgam, gece terlemesi, kilo kaybı ve ateştir. Balgamda verem basili pozitif olan hastalar bulaştırıcıdırlar. Tedaviye başladıktan 15-20 gün sonra hastaların balgamlarında basil negatif olur ve bulaştırıcılıkları kalmaz.Ülkemizde tüberküloz hastalığının teşhis ve tedavisi ücretsiz olarak yapılmaktadır.Tedavisi en az 6 ay süren bu hastalıkta düzenli ve eksiksiz ilaç kullanımı büyük önem taşımaktadır" dedi. Tüberkülozun tedavisinin geldiği noktanın yüz güldürücü olduğunu belirten Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Merda Erdemir Işık , stresli yaşam koşulları, bağışıklığı baskılayıcı ilaç kullanımının yaygınlaşması nedeniyle dirençli tübekküloz vakalarının görülebildiği uyarısında bulundu. Erdemir, "Tüberküloz bu nedenlerle hala bir halk sağlığı sorunu olmaya devam ediyor" diye konuştu.
ULUSAL TÜBEKKÜLOZ KONTROL PROGRAMI
Dünya Sağlık Örgütü tarafından “Tüberkülozu Sonlandırma Stratejisi” yürütüldüğünü belirten İzmir Başkent Üniversitesi Zübeyde Hanım Uygulama Hastanesinde görevli Dr. Merda Erdemir Işık, Türkiye’de bu kapsamda “Ulusal Tüberküloz Kontrol Programı”nın uygulandığını söyledi. Dünya ve Türkiye genelinde tüberküloz görülme sıklığı azaldığını ancak bu hastalıktan ölümlerin ne yazık ki devam ettiğini anlatan Dr. Işık, "Bağışıklığı baskılıyıcı ilaç kullanımının artması, kortizon kullanımındaki artış, madde bağımlılığı, alkol ve sigara tüketimi, dengesiz ve sağlıksız beslenme, stresli yaşam nedeniyle zor tedavi edilen dirençli tüberküloz vakaları görülebilmektedir. Tüberkülozun etkili bir şekilde tedavi edilmesi hem hasta hem de toplum açısından çok önemlidir. Türkiye'de hem resmi kurumların, hem sivil toplum örgütlerinin bu hastalıkla etkin mücadele etmesi, bilincin artmasında önemli faydalar sağladı" diye konuştu.
AŞILANIN KORUNUN
Tüberkülozdan korunma yollarında en etkili yöntemlerden birinin aşı olduğuna dikkat çeken Dr. Işık, "BCG aşısı tüberküloz basilinin kan ve lenfatik sistemle yayılmasına engel oluyor. Bu yüzden aşı gelişecek hastalığın ağır ve ölümcül formlarının oluşmasına engel oluyor. Türkiye'de BCG aşışı yaşam boyunca sadece bir defa, doğuştan sonra 2. ayını bitiren bebeklere uygulanıyor" dedi. Hastalıktan korunmada en etkili yolun hızlı tanı ve tedavi sürecinin başlaması olduğuna dikkat çeken Dr. Işık, günümüzde kullanılan ilaçların etkili ve başarılı sonuçlar verdiğini ifade etti.
HASTANIN ODASINA GÜNEŞ GİRSİN
Dr. Işık, diğer korunma yollarını şöyle anlattı :
Verem (Tüberküloz) solunum yoluyla bulaştığından aile bireylerine bulaşın önlenebilmesi amacıyla evde bazı korunma önlemleri uygulanıyor. Hastaların ve hastayla temaslı kişilerin bulaşıcılık ortadan kalkana kadar maske takmaları korunmada en önemli yöntemlerden biridir.
Verem (Tüberküloz) hastalarının bulunduğu ortamı havalandırmak, ortamdaki basil içeren parçacıkları seyrelterek bulaşma olasılığını azaltıyor.
Hastanın bulunduğu odanın güneş görmesi de ortamdaki tüberküloz basillerini öldürüyor.
En azından bulaşıcılık kalkana kadar hastaların ayrı bir odada kalması öneriliyor.
Tüberkülozdan korunma, koruyucu ilaç tedavisini de içeriyor. Koruyucu tedavi mikrop çıkaran tüberküloz hastası ile aynı evde yaşayanlara, tüberküloz basili ile enfekte olanlara ve bağışıklık sistemi baskılanmış kişilere tüberküloz hastası olmamaları için uygulanıyor.