Gerilim tipi baş ağrısının en çok rastlanan ağrı modeli olduğunu kaydeden Yrd.Doç.Dr. Soner Büyükkınacı, ?Gerilim tipi baş ağrısının altında yatan önemli sebepler vardır. Stres, uzun süre bilgisayar kullanımı, psikolojik sebepler bu ağrının oluşmasında etkili olur. Genellikle kısa süren ağrılardır. Hastanın günlük yaşamına devam edebilecek seviyededir. Küme baş ağrıları hastanın baş kısmının tek bir bölgesinde kendini gösteren ağrılardır. Bu ağrıların şiddeti yüksektir. Tekrarlayan bir yapısı olduğundan hasta günlük yaşamına devam etmede zorluk çeker. Migren ağrıları tekrarlayıcı özelliğe sahiptirler. Hastanın hareketine göre şiddeti yükselebilir. Ayrıca kusma ve bulantıda migrenle birlikte görülebilen rahatsızlıklardır. Bu anlamda başın tek bir tarafında etkili olan migren, hastanın günlük yaşamını negatif yönde etkiler? diye konuştu.
İkincil baş ağrılarının ise başka bir hastalığın belirtisi olabileceğini ifade eden Yrd.Doç.Dr. Soner Büyükkınacı, ?Beyin ve sinirlerin zarar görmesiyle beraber ortaya çıkan ağrılardır. Yaralanmalar, beyin tümörleri, beyindeki basıncın artması ve boyundaki sinirlerden dolayı ikincil baş ağrıları görülebilir. Baş ağrısı tedavisinde en önemli nokta tanının doğru bir biçimde konulabilmesidir. Bunun için hastanın baş ağrısının ne zaman başladığı, ne kadar sürdüğü, hangi bölgelerde etkili olduğu, tekrarlayıp tekrarlamadığı sorulur. Bunun yanında ikincil tip baş ağrılarında Beyin MR veya EEG (Elektroensefalografi) gibi görüntüleme teknikleri kullanılarak baş ağrısının hangi hastalığın belirtisi olduğuna karar verilir. Birincil baş ağrılarında ilaçla tedavi kullanılırken ikincil baş ağrılarında yapılan tetkiklerden sonra tedaviye karar verilir. Dirençli baş ağrılarını sebebini her zaman araştırmak gereklidir? şeklinde konuştu.