Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Merda Erdemir Işık, Türkiye'deki uzun yol şoförlerinin 'Obstrüktif Uyku Apne Sendromu' hastalığı taramasından geçirilip, tanı alanların tedavi edilmesi gerektiği uyarısında bulundu. Dr. Işık, "Tanı almayan uyku apneli her şöfor, ölümlü trafik kazalarına yol açabilir" dedi.
Yunanca nefessizlik anlamına gelen apne, 10 sn veya daha fazla süreyle ağız ve burunda hava akımıın olmamasıdır. Obstrüktif uyku apne sendromu, uyku sırasında tam ya da parsiyel üst solunum yolu tıkanma periyodları ve sıklıkla kan oksijen düzeyinde azalma ile karakterli bir sendromdur.Hastalar gece boyunca sık sık nefes durmaları sonrasında oksijen düşüklüğü ve minik uyanmalar yaşar. Sağlıklı ve dinlendirici uyku uyuyamayan kişilerin gün boyunca işleri başında uyuyakalmasına ve hayat kalitesinin düşmesine sebep olur. Uyku apnesi olan kişinin gün içerisinde uykulu, kendini yorgun ve halsiz hissettiğini anlatan Dr. Işık, "Uyku apnesi olan hastalar dikkat eksikliği ve konsantrasyon bozukluğu gibi sorunlarla sık sık karşılaşır, kendilerini bitkin ve uykusuz hissederler. Gece boyunca ise kandaki oksijen oranları düştüğü için kalp ve şeker hastalıklarına zemin hazırlanır ve hastanın felç geçirme ya da uykuda ani ölüm riski artar" dedi.
TRAFİK İÇİN ÇOK TEHLİKELİ
Obstrüktif uyku apne sendromu olan kişilerin işi başında uyuyakalabileceğini ve bu durumun da 'şoförlük' gibi meslek gruplarında geri dönüşü olmayan felaketlere yol açacağını dile getiren Dr. Işık, "Ehliyet alırken kontroller yapılsa da ilerleyen zamanla özellikle kilo alımına bağlı olarak kişilerde uyku apnesi gelişebilir ve hasta da bunun farkında olmayabilir. Uyku apnesi olan şoförler direksiyon başında uyuklayabilir, bu durum trafikte felaketlere yol açabilir" diye konuştu.
BİLİMSEL ÇALIŞMALARA GÖRE TRAFİK KAZASI RİSKİ 3 KAT DAHA FAZLA
Türkiye'de obstrüktif uyku apne sendromu ve trafik kazaları ilişkisini inceleyen araştırmalar yapıldığını ifade eden Dr. ışık, "Yapılan bilimsel araştırmalarda uyku apnesi olan hastaların trafik kazası riskinin, olmayan kişilere göre 2-3 kat yüksek olduğu belirlenmiştir. Önceki yıllarda gerçekleşen bir araştırmada; 520 şoför üzerinden yapılan bir çalışmayla bu şoförlerden 259'unun daha önce kaza geçirdiği ve bu kazaların da Obstrüktif uyku apne sendromu ile bağlantısı olduğu gösterilmiştir. Yine yapılan araştırmayla şehir içi otobüs şoförlerinde de uyku apnesine rastlanmış ve kazalarla bağlantılar da saptanmıştır" şeklinde konuştu.
BKİ 33'ün ÜZERİNDE OLAN EHLİYET ADAYLARI UYKU TESTİNDEN GEÇİRİLMELİ
Ehliyet adaylarının da obstrüktif uyku apne sendromu açısından detaylı olarak incelenmesi gerektiğini belirten Dr. Işık, 2016’da yürürlüğe giren Sürücü Adayları ve Sürücülerde Aranacak Sağlık Koşullarıyla ilgili yönetmelik kapsamında hiçbir şikayeti olmayan, Beden Kitle indeksi (BKİ) 33’ün üzerinde olan herkese ehliyet verilmeden önce uyku testi (polisomnografi) yapılması; obstrüktif uyku apne sendromu tespit edilirse tedavi sonrası ehliyet verilmesi gerekmektedir.