Tarih: 16.04.2016 19:06

Saruhanlı AK Kadınlar´dan Basın Açıklaması

Facebook Twitter Linked-in

SARUHANLI - Saruhanlı Ak Parti Kadın Kolları Başkanı Medine Taştekin Yönetim Kurulu üyeleri ile parti binasında yaptığı basın açıklamasında, ?Son zamanlarda, yaşadıkları onlarca başarısızlık sonucu savrulup bir araya gelmiş ve Ak Parti düşmanlığında birleşmiş bir ekibin, üst aklın verdiği talimatlarla yaptıkları algı operasyonları ayyuka çıktı.? Dedi.

Bunun son örneğini bir vakıfta yaşanan ve asla tasvip etmedikleri talihsiz olaydan yola çıkılarak yapılan iftira kampanyasında gördüklerini ifade eden Taştekin şunları kaydetti: ?Öncelikle, Karaman ilimizde yaşanan talihsiz olayı kınıyoruz. Tacizcinin en ağır cezayı almasını diliyoruz. Bunun gerçekleşmesi için ise için elimizden geleni yapacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın. Yaşanan bu vahim ve de talihsiz olayı, tecavüzcünün özelinden çıkararak bir kurumu hedef alarak eleştirenlerin amacının ise ?inanan insanların itibarsızlaştırılması? olduğunu düşünüyoruz. Çünkü suçun şahsiliği ilkesi göz ardı edilerek bir kişi üzerinden yüzbinlerce gönüllüsü olan bir kurumun ve düşüncenin hedef gösterilmek suretiyle iftiralara maruz bırakılması isnat edilen suça ortak olmaktır. Bu iftiraları atanların amacının çocukların istismar edilmesini kınamak değil, inanan insanları itibarsızlaştırmaya çalışmak olduğunu gayet iyi biliyoruz.?

Taştekin sözlerini şöyle sürdürdü: ?Aile Bakanı´nın konu ile ilgili sözlerini çarpıtarak, "Bu anlayışı değiştireceğim. Ahlaksızlığa bir kerelik denir mi? Bunları kesinlikle değiştireceğiz. Ahlak, bütün inançların ortak temelidir. Ahlaksızlığı kural haline getirirseniz bu inancı yıkmış olursunuz." diye konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu´nun yeğeni (ablasının oğlu) Hıdır Çakmak, Kocaeli´de, yaşları 11 ila 14 arasında değişen 4 kız çocuğuna cinsel istismarda bulunduğu gerekçesiyle 2011 yılında 27 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılmış. Hiç bu konuda o günlerden günümüze bu gün Ensar Vakfı için konuşanların konuştuklarını gördünüz mü? Yoksa o çocuklar bunlara göre tecavüzü hak mı ediyorlardı? Evet, ahlak inançların ortak temelidir ve ahlaklı olmak için dürüst olmak gerekir. Kendi tecavüzcüsü mevzu bahis olunca susanlarsırf İslami eğitim veriyor diye bir vakıf ve vakıf gönüllülerini töhmet altında bırakmaktan çekinmiyorlar. Bir sapığın dini, dili, milliyeti, siyasi görüşü ne olursa olsun sapıktır ve cezalandırılmalıdır, benzer olayların yaşanmaması içinde el birliğiyle tedbirler alınmalıdır.

Hangi vakfa ve derneğe ait olursa olsun bu aşağılık suçu işleyen kişiyi kim olursa olsun lanetliyoruz. Çocuklarla ilgili konularda politik polemikler yapılmaması gerektiğini düşünüyoruz. AK Parti, CHP, MHP ve HDP Karaman´daki çocuk istismarı ile ilgili önergede anlaşmaya varmış ve çocuk istismarı ile ilgili Mecliste Araştırma Komisyonu kurulmasına karar verilmiştir. Buna rağmen Ak Parti önergeyi reddetti, olayın araştırılmasına izin vermiyor yalanını ısrarla devam ettirenleri kınıyoruz. Şunu da biliyoruz ki artık milletimiz bu yalanlara gülüp geçiyor.?

2012 yılında Aziz Nesin vakfında kalan 10 yaşındaki bir kız çocuğu 4 yıl boyunca aynı vakıfta kalan 2 tacizci tarafından TACİZ ve TECAVÜZE uğradığını anımsatan Medine Taştekin şöyle dedi: ?Mağdur Z.K. ifadesinde, Başından geçenleri yurt müdürüne anlattığını ama ilgilenmediğini söylüyor. Mahkeme tecavüzcü F.I. ve E.A.´yı 4 yıl hapis cezasıyla cezalandırıyor. Bunun üzerine konuşan ya da yazan gördünüz mü? Peki siz hiç Aziz Nesin Vakfıyla ilgili CHP´de, Cemaatçilerde, Sol internet sitelerinde, Sözcü ve Cumhuriyet gazetelerinde tek satır haber gördünüz mü? Kimse Aziz Nesin vakfını kapatalım dedi mi?

2016 yılında Ensar vakfında 6 ay gönüllü çalışan tacizci 10 çocuğu taciz ediyor. Olay ortaya çıkar çıkmaz Bu sapık meslekten atılıyor, 600 yılla yargılanıyor, Ensar vakfı, Başbakanlık ve Aile Bakanı davaya müdahil olmuş, yani davacı olmuşlar, yani bu kurumlar mağdur çocuklarımızın yanındalar. Bunun tersini iddia edip tecavüzcüyü kolluyorlar demek hangi vicdana, izana sığar.Aile bakanının :" Bir kurumda böyle bir olayın bir kere yaşanmış olması o kurumu kapatmak için gerekçe olamaz. Öte taraftan failin en ağır cezayı alması için sıfır toleransla hukuki takibimizi yapıyoruz." açıklamasını "Bir kereden bir şey olmaz" dedi diye servis edenlerde utanma diye bir haslet var mıdır merak ediyoruz.

?Kılıçdaroğlu, laf olsun torba dolsun misali sırf muhalefet etmek için sarfettiği çirkin sözleri ile Sayın Bakanımızı aşağılamış ve hakaret etmiştir. Bırakın Sayın bakanımızı herhangi bir kadına dahi ?birilerinin önüne yatmış.?diyemezsiniz. Bu aynı zamanda tüm kadınlarımız için söylenen bir sözdür. Çirkin sözleri söyleyen Kılıçdaroğlu, Bakanımıza hakaret ettiği gibi, her kim Kılıçdaroğlu´nu savunuyorsa o kişi yada kişiler de hakaret etmiş, aşağılamış demektir. "Hazreti Mevlana´nın, ´Testinin içinde ne varsa dışına da o sızar´ sözlerini bilmeyenimiz yoktur. Kılıçdaroğlu´nun da içinde kin, nefret, hakaret, aşağılama, sövme var ki Sayın Bakanımıza sarf ettiği sözleri ile bir kez daha dışına vurmuştur. En başarısız siyasi lider olarak bilinen Kılıçdaroğlu´nun bu sözleri siyaset tarihine kara bir leke olarak geçmiştir.?

?Bizim soracağımız şu ki, aynı sözler aynı üslupla Sayın Kılıçdaroğlu´nun eşi için söylenmiş olsaydı acaba kendisi ne hissederdi? Çocukları ne hissederdi? Bunda bir sakınca görüp görmediğini çıkıp açıklarsa biz de öğrenmiş oluruz kendisinin ahlak ve namus anlayışını. Kılıçdaroğlu´nun böylesine çirkin sözler söylediğine sadece CHP Gurubu değil, 78 milyon vatandaşımızla birlikte bizlerde şahit olmuş olduk.

Bu olaylardan siyasi istikbal arayanları da kamuoyunun takdirine bırakıyoruz. Ve her gün Ensar vakfı üzerinden Dindarlara, Hükümete ve Recep Tayyip Erdoğan´a saldırıp, bakın bakın işte Müslümanlar böyle demek istemelerini de esefle kınıyoruz. Bu millet; bu siyasetinizi, zihniyetinizi sevmedi sevmeyecek, bunu da unutmayın.

?Çocukların korunması siyaset üstü bir konudur, bütün kadınların, bütün annelerin, ortak AMASIZ... FAKATSIZ... Birleşmesi, tek ses, tek yürek olması gereken bir durumdur.? diyenlerin istismar edilen bir grup çocuk üzerinden siyaset yapması ve istismar edilen bazı çocukların istismarcısı genel başkanlarının yeğeni olunca susması -hem de 5 yıldır susması- mide bulandırıcıdır.  Biz Ak Parti olarak bütün çocuklara karşı işlenen suçlarda sessiz kalmıyoruz, kalmayacağız da. Sapıkların en ağır şekilde cezalandırılması ve istenmeyen başka olayların yaşanmaması için üzerimize düşen neyse yapacağız.

Suçun mağduru ya da faili olan çocuklarla ilgili konularda maksimum hassasiyet gösterilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Buradaki en önemli nokta çocuğun yüksek yararıdır. Biz, politikacılar olarak, mağduru gündelik politikalara malzeme çıkartacağız diye tekrar mağdur etmemeliyiz. Mağdurun hakları birinci derece önemlidir. Bizim her birimizin politik görüşünden çok daha önemlidir.

Bu konular hakkında fütursuzca konuşulmaması gerektiğini düşünüyoruz.Kadına yönelik şiddet, çocuk istismarı, suça sürüklenen çocuklar, suçun mağduru çocuklar ne medyanın hikaye malzemesidir, ne de siyasetin malzemesidir. Bunlar temel konulardır ve her birimizin en önemli önceliğidir diye düşünüyoruz.?

Çocuk istismarına ve mağduriyetine ilişkin bütün olayları lanetlediklerini ve kınadıklarını belirten Taştekin, ?Bunları kullanıp siyasi istikbal arayanları da aklıselim davranmaya çağırıyoruz. Bu açıklamamız kamuoyuna bilgilendirme amaçlıdır. Hiçbir kişi ve kuruluş muhatabımız değildir.? Şeklinde sözlerini son verdi.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —