SARUHANLI - Bildiğiniz gibi ramazan ayı, Müslüman toplumlar için önemli yer teşkil etmekte ve İslam’ın önemli gerekliliği olarak inananlar bu ayda oruç tutmakla yükümlüdürler.
Bu dönemde beslenme düzenimizde de büyük değişiklikler olmaktadır. Bu süreç içinde bedenimizi de ruhumuzu da doğru beslememiz gerekmektedir.
Bu sene Haziran ayına denk gelen ramazan ayında ilk olarak dikkat etmemiz gereken durum günlük su ihtiyacımızı karşılamaktır. Bireysel farklılıklara göre değişmekle beraber günlük ihtiyacımız olan 2 – 2,5 litre suyu iftar ile sahur arasında tüketmemiz gerekir. İftarımızı açtıktan sonra sürahimizi bulunduğumuz odaya getirirsek ihtiyacımız olan suyu alabiliriz. Ayrıca içtiğimiz çay ve kahveleri su olarak düşünmemeliyiz , bunlar diüretik maddelerdir yani vücudumuzundan suyun atılmasını artırırlar.
Günde üç ana öğün tüketmeyi ramazan ayında da devam ettirmeliyiz. İftarımızı iki öğüne bölerek ve sahuru da kahvaltı şeklinde yaparak ana öğünlerimizi tamamlayabiliriz. Bu sayede iftar da bir anda fazla yiyerek midemizde hazımsızlık ve gaz oluşmasını engellemiş oluruz. İftarımızı açarken daha hafif yemekler yemeliyiz buna örnek olarak 1 kepçe çorba, zeytinyağlı sebze yemeğini verebiliriz ,daha sonra ana yemeğe geçmemiz vücudumuzu uzun açlıktan sonra bir anda enerji yüklemesi yapmaktan korumuş oluruz. Ana yemeğimizde günlük almamız gereken protein ihtiyacını karşılayabilmek için et veya tavuk olmasına dikkat etmeliyiz ,bunları kızartmak yerine haşlama veya fırında yapmamız daha sağlıklı olacaktır. Yemek yemeği uyumadan iki saat önce tamamlamış olmamız da uyurken yediklerimizin ağzımıza ekşi bir tat ile gelmesini ve midede yanma oluşmasını engeller.
Yeterli ve dengeli beslenmeyi de bu ayda unutmamız gerekiyor. Tabağımızda süt grubu, et grubu ,sebze ve meyve grubu, ekmek grubu aynı anda olması gerekiyor. Sağlıklı tabak modelini iftarda ve sahurda uygulamalıyız. Sahura kalkmadan niyetli olmak ihtiyacımız olan enerjiyi yeterli almamıza ve gün içinde vücudumuzu yıpratmamıza yol açar. Sahurda aşırı yağlı ve tuzlu gıdalarda uzak durmalı kahvaltı şeklinde yapmamız bizim için daha yararlı olacaktır. Böylelikle gün içinde susama ihtiyacımızı da azaltabiliriz. İftarda tatlı tüketimine de dikkat etmeliyiz. Porsiyon kontrolü sağlamalı şerbetli tatlılardan kaçınmalıyız. Sütlü tatlı veya meyveli tatlıları seçmemiz bizim için daha faydalı olacaktır.
Beslenme düzenimizde oluşacak olan bu değişiklik hazımsızlık yaratabilir. Bu yüzden daha lifli besin yani kuru baklagil yemekleri, tam tahıllı ekmekler, sebze yemekleri hazımsızlığımıza iyi gelecektir. Kuru incir, kuru kayısı ,kabuğu soyulmadan tüketilebilen meyveler de hazımsızlığımızı gidermekte bize yardımcı olmaktadır.
Ramazanda küçük yürüyüşler yapın
İftar yemeklerinden sonra yürüyüşe çıkmayı da ihmal etmemiz gerekiyor. Gün içinde aç kalarak yavaşlayan metabolizmamızı harekete geçirmek için en iyi yol fiziksel aktivitedir. Yaptığımız bu yürüyüş sindirime de yardımcı olacaktır.
Sağlıklı bireyler için oruç tutmak bedeni dinlendirmek adına yararlı olduğu yapılan araştırılmalarda görülmüştür ama kronik hastalığı olan bireyler için ve gebeler için bazı sağlık problemleri yaratabilmektedir. Bu yüzden doktorunuza danışmayı ihmal etmeyin…