Ülkemizde olduğu gibi pek çok yerde papatya dendiğinde anlaşılan Alman (German chamomile) papatyasıdır ve papatyanın sağlığa faydaları hakkında yapılan araştırmalar genellikle bu türe aittir. Alman papatyasından sonra en çok rastlanan diğer papatya türü ise Roma (Roman chamomile) papatyasıdır.
İyi bir papatya çayı hazırlamak için 2-3 yemek kaşığı kurutulmuş papatya çiçeğinin üzerine yarım litre kaynamış su ekleyerek 3-5 dakika demlenmesini beklemeniz yeterli. Daha sonra papatyayı süzerek çayınızı içebilirsiniz. Tatlandırmak için bal ya da bir kaç damla limon ekleyebilirsiniz. Öğünler arası tüketmeniz tavsiye edilir.
Papatya çayı tüm dünya genelinde çeşitli rahatsızlıkların tedavisinde en çok kullanılanlar bitkisel çaylar arasında yer alıyor. Yüksek fosfor içeriği ile kemiklerin güçlendirilmesinden kaygıyı gibi ruhsal sorunlara, antioksidan etkisiyle kanserle mücadeleden sinir sistemi sağlığının korunmasına kadar çok geniş bir kullanım alanına sahip.
Papatya yağı cilt iltihaplanmalarının tedavisinde, egzama, mantar gibi cilt hastalıklarının belirtilerinin hafifletilmesinde kullanılıyor. Doğal bir sakinleştirici olmasının yanı sıra papatya çayı, iltihap önleyici ve kasılmaları hafifletici özelliği ile reflü yanmalarını, adet kasılmalarını, mide bulantısını, mide ekşimesini ve baş ağrısını azaltır.
Kurutulmuş papatya yapraklarının kaynatılmasıyla elde edilen papatya suyu cilt bakımı için en etkili çözümlerden biri. Papatyanın ortasında bulunan ve aktif bileşenlerinin çoğunun yer aldığı sarı bölge cildin yumuşamasını, akne ve sivilcelerin görünümlerin azalmasını sağlıyor. Papatya çiçeklerini kaynatıp suyunu süzerek, soğumasını bekledikten sonra yüz yıkama suyu olarak kullanabilirsiniz.
Cilt bakımında olduğu gibi saç bakımında da papatya suyu kullanılmaktadır. Sarı saçlar için doğal bir parlatıcı olan papatya suyunu durulama suyu olarak kullanabilirsiniz. Kınayla karıştırılıp saça uygulandığında koyu saçların açılmasını, gölgelenmesini sağlar.
Papatya çayının kökeni Eski Mısır´a kadar gidiyor. Eski Mısır´da halk güneş tanrısı Ra için düzenlenen törenlerde papatya çayı kullanırmış. Yine bu çağlarda mumyalama ve çeşitli hastalıkların tedavisinde papatyanın kullanıldığı biliniyor. Romalılar döneminde sık olarak tüketilen papatya çayı ayrıca hoş kokusuyla tütsü olarak da kullanılmış.
Antik Yunan´da ise güneş çarpması tedavisi, kolik ve ateşli hastalıkların tedavisinde kullanılırmış. 1600´lü yıllardan itibaren sinir sistemi üzerindeki olumlu etkileri keşfedilen bitki bu dönemde uykusuzluk, sinirlilik gibi durumlarda kullanılmaya başlanmış. Yine aynı yıllarda bel ve sırt ağrıları ile romatizmal ağrıları hafifletmek için kullanılmış.
Saman nezlesine sebep olan yaygın bir ot olan Ambrosia ailesinden gelen papatyaya karşı alerjiniz olup olmadığını öğrenmek için önce bir alerji testi yaptırabilirsiniz. Kan inceltici ilaç kullananların papatya çayı, suyu ya da yağı kullanması tavsiye edilmez. Hamilelik ve emzirme döneminde kullanmadan önce mutlaka doktorunuza danışmalısınız. Bebek ve çocuklarda yaratabileceği yan etkiler üzerine yeterli miktarda çalışma olmadığı için risk almamak adına kullanmamanız daha iyi olacaktır.
Papatya çayı uyku verdiği için dikkat gerektiren (araba kullanmak gibi) aktivitelerden önce kullanılmamalıdır. Kullanım miktarı yaşa, kiloya, sağlık durumuna bağlı olarak değişebildiği için size uygun dozaj doktorunuz tarafından belirlenebilir. Papatya çayı gibi sinir sistemi üzerinde etkisi bulunan bitki çaylarının aşırı miktarlarda uzun süreli tüketimi tavsiye edilmez.
Papatya çayı östrojen hormonu etkilerine benzer etkiler yarattığı için geçmişinde hormon dengesizliği sorunları bulunan kadınların önce doktora danışmaları gerekir. Çayın şeker hatalığı tedavisinde kullanılan ilaçlarla birlikte tüketilmesi çok düşük kan şekerine neden olabilir.