9549,89%1,94
34,54% 0,18
36,00% -0,62
3005,99% 1,50
5006,70% 1,01
MANİSA - Dört ay içerisinde üreticiye verilen süt desteğinin 1 liradan 20 kuruşa düşürülüp sonra 50 kuruşa çıkarılmasını müjde olarak duyurulmasına CHP Manisa Milletvekili Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu tepkisini şu sözlerle dile getirdi. Önce desteği düşür, sonra artır, adı müjde olsun.
Seçim yaklaşırken AKP’nin müjdeleri de (!) arttı.
Tarım ve Orman Bakanı Türkiye genelinde süt üreticilerimize 15 Mayıs'tan 30 Eylül'e kadar litre başına 20 kuruş ödenmesi planlanan çiğ süt destek primini 2,5 kat artırarak 50 kuruş olarak ödeyeceğiz dedi.
Mayıs Ayına Kadar Çiğ Süt Desteği 1 Liraydı
20 kuruştan 50 kuruşla çıkınca müjde veriyorlar da, peki, çiğ süt desteğini 1 liradan 20 kuruşa düşürdüğünden neden hiç bahsetmiyorlar diyen CHP’li Bakırlıoğlu Mart ayında 1 lira olan süt desteğinin Mayıs ayında 20 kuruşa düşürüldüğünü hatırlattı.
BAkırlıoğlu sözlerini şöyle sürdürdü. Üreticinin ürettiği süt fiyatı 5,70 TL iken litre başına verilen destek 1 liraydı.
Süt fiyatı 7,5 lira oldu, destek 20 kuruşa düşürüldü. Ulusal Süt Konseyi süt fiyatını sabit tuttu. Şimdi destek 50 kuruşa çıkarılıyor.
Çiğ süt fiyatının belirlenmesindeki en önemli kriter süt/yem paritesidir. Yani bir litre süt parasıyla ne kadar yem alınabileceği.
Sürdürülebilir bir hayvancılık için bu paritenin 1,5 olması gerekiyor. Maalesef ülkemizde halen bu parite 1 civarında.
Süt Desteği 1,5 lira Olmalı
Son zamanlarda Zootekni Federasyonu, Türk Veteriner Hekimleri Birliği, üretici örgütleri desteğin artırılması peş peşe açıklamalar yaptı.
Çünkü zamlar market raflarına yansıdığı için tüketiciyi de mağdur ediyor. Süt ürünlerinin raf fiyatlarının artmaması için desteklerin artırılması gerekiyor.
Sektörden aldığımız bilgilere göre süt desteğinin en az 1,5 lira olması gerektiğini söylüyoruz.
Kesime Giden Sadece İnek Değil
Kesime giden süt ineklerine de dikkat çeken CHP Milletvekili Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu “ana olmadan dana olmaz” atasözünü hatırlatarak açıklamasında şu ifadelere yer verdi.
Yem fiyatlarının artması yüzünden süt üretiminden para kazanamayan üretici mecburen süt hayvanlarını kesime gönderiyor.
Burada gözden kaçırılmaması gereken önemli bir konu var.
Süt veren bir ineğin kesime gitmesi demek; karnındaki yavrunun, doğacak buzağıların da kesilmesi demek.
Doğacak buzağıların azalması hem süt verecek dişi hayvanların hem de kasaplık et olacak erkek hayvanların sayısını azalmasına neden oluyor. Sayı azalınca bu sefer ithalat kapısı açılıyor. Maalesef bu tür geçici tedbirler hayvancılığın temel sorunlarını çözmeye yetmiyor