SARUHANLI - Tüm Dünya genelinde olduğu gibi Türkiye'yi de tehdit eden ve günlük hayat içerisinde zor duruma düşen dar gelirli ailelere yönelik İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediyelerinin başlattığı Bağış Kampanyalarını engellemek amacıyla İçişleri Bakanlığı tarafından yayınlanan Genelgeye tepki gösteren Gelecek Partisi Politikaları İzleme Kurulu Üyesi Gizem Satıoğlu Öcmenler, Yayınlanan Genelgenin AK Parti'nin her geçen gün daha fazla oy kaybetmesinin ve karşılık bulamamasının sonucunda oluşan telaş ve kaygının belgesi olduğunu kaydetti.
Gelecek Partisi Politikaları İzleme Kurulu Üyesi Gizem Satıoğlu Öcmenler AK Partide her geçen gün oy kaybetme ve yaptığı uygulamaların kamuoyu nezdinde karşılık bulamamasından dolayı telaş, tedirginlik ve durumun getirdiği eziklik psikolojinin boy gösterdiğini belirterek, “İlk Corona virüs vakasının görüldüğü 11 Mart'tan bu yana çaresiz, ne yapacağını bilemeyen ve aldığı tüm tedbirlerde geç kalan bir AK Parti Hükümeti ile karşı karşıyayız. Millet nezdinde karşılığını kaybeden, güven veremeyen AK Parti bunun faturasını millete inat güzel, yararlı olan ne varsa bunu engelleme yoluna giderek çıkarma yolunu seçmiştir. İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanları bir duyarlılık ve hassasiyet örneği göstererek bir kampanya başlatmış ve bu kampanya çerçevesinde şehirlerinde yaşayan vatandaşların gıdaysa gıda, maddiyse maddi ihtiyaçlarını bu kampanyadan karşılama yoluna giderek bir örnek teşkil etmişlerdir. Her ne kadar İçişleri Bakanlığı tarafından yayınlanan Genelgede 2860 sayılı Yardım Toplama Kanunu’nun 6. Maddesinden söz edilse de 5393 Sayılı Belediye Kanun’un 14, 15, 23, 38 ve 59 uncu maddelerine göre belediyeler “BAĞIŞ” toplayabilir... Vatandaşın gönlünden hangi kampanyaya destek olmak geçiyorsa oraya gönül rahatlığıyla 'BAĞIŞ' yapabilir Devlette gerekirse bu bağışın nerelere gittiğini denetler. Bağış kampanyasına destek gönüllülük esasına dayanır. Yayınlanan Genelgeyle siyaseten dayanışmanın, birlikte ihtiyaç sahiplerine yardım yapmanın teşvik edilmesi yerine bunun tehditle durdurulmaya çalışılmasını anlamak mümkün değil” diye konuştu.
“Eğer Belediyelerin şeffaflık içerisinde başlattığı bağış kampanyaları için Valiliklerden gerekli izin alınmadığı gerekçesi ortaya sürülecekse daha önceki dönemlerde çeşitli kişi ve kuruluşların düzenlediği yardım kampanyaları için ne gerekçe ortaya sürülecek?” diyen Öcmenler sözlerini şöyle sürdürdü, “Bilindiği üzere Elazığ Depreminin ardından bir TV kanalında başlatılan yardım kampanyasına İçişleri Bakanı Sayın Süleyman Soylu katılarak 20 Bin TL bağışta bulunmuştu. O nedenle bu kampanyalarda siyaseti, farklı düşünceleri bir kenara bırakarak topyekun 83 Milyon Türkiye olarak daha fazla ne yapılabilir, daha güçlü birlik, beraberlik ve dayanışma nasıl sağlarızı konuşmak gerekiyor. Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın başlatmış olduğu "Biz Bize Yeteriz Türkiyem" kampanyası ne kadar önemliyse Ankara ve İstanbul Büyükşehir Belediyeleri tarafından başlatılan bağış kampanyaları da o derece doğru ve önemlidir. Bu nedenle kampanyalar engellenmemeli destek verilmelidir.”