Anahtar Kelimeler: Kıskanç insanlara dikkat

SAĞLIK - İlişkilerin en büyük düşmanı olan kıskançlığın davranış bozukluğuna yol açabileceğini söyleyen Psikiyatrist/ Psikoterapist Yrd. Doç. Dr. Rıdvan Üney, "Kıskançlığın nereye kadar normal, nereden sonra sorunlu bir durum olduğunu anlamak gerekir. Kıskançlık doğuştan gelen bir davranış değildir" diyerek duygu sorununun çözümü hakkında bilgi verdi.

Çiftler arasında en büyük sorunlar arasında kıskançlığın yer aldığını ifade eden Yrd. Doç. Dr. Rıdvan Üney, "Kıskançlığın bazen sonuçları şiddete, cinayete kadar varabilmektedir. Kıskançlığın nereye kadar normal, nereden sonra sorunlu bir durum olduğunu anlamak gerekir. Kıskançlık doğuştan gelen bir davranış değildir. Yaşamımızın başlamasıyla bir şeyleri paylaşmaya başlarız. Gördüğümüz ilginin eksildiğini fark ettiğimiz zaman kıskançlığımız yani haset başlar. Kıskançlık duygusu 2-3 yaşlarında gelişmeye başlar. Yaşamın ilk yıllarındaki kıskançlığın nedeni daha çok sevginin paylaşılması nedeniyle olur. Babayı anneyle paylaşmak ya da anneyi babayla paylaşmak ilk kıskançlıktır. Sonrasında kardeş dünyaya gelir bu kez kardeşle anne ya da babanın sevgisini paylaşmak kıskançlık duygularını başlatır. Hatta kardeş kıskançlığı yaşam boyu sürebilmektedir" dedi.

Kıskançlığın doğuştan gelen bir davranış olmadığını ergenlikle başlayan ve yaşlılığa kadar uzanan süreçte devam ettiğini belirten Yrd. Doç. Dr. Rıdvan Üney, "Sevgili ya da eş kıskanılmaya başlanır. Kıskançlık, karşı cinsle ilişkilerde doğal karşılanan bir durumdur. Hiç kıskanmamak nadiren olabilir. Ancak bunu birçok kişi sevginin, aşkın olmaması olarak yorumlayabilir. Gerçekten de hiç kıskançlığın olmadığı ilişkilerin bir kısmında, kişinin eşine-sevgilisine ilgisinin olmaması gözlemlenebilir. Kıskançlığın nereye kadar normal karşılanması gerektiği, her zaman tartışılmıştır. Kadında da erkekte de aşırı kıskançlık hayatı yaşanmaz kılar. Bunu bir davranış bozukluğu olarak değerlendirebiliriz" ifadelerini kaydetti.

Yrd. Doç. Dr. Rıdvan Üney, eş veya sevgilinin aşırı kıskanç olmasının ise şöyle anlaşılabileceğini belirtti: "Kıskançlık nedeniyle aranızda kavgalar ve tartışmalar olur. Fiziksel veya sözel şiddet meydana gelebilir. Neredeyse her şeyi kanıt saymaya başlar. Aranızda konuşulan tek konu kıskançlık olur. Kıskançlık krizleri, ilişkinin sonlanmasına neden olabilir. Tüm sosyal ilişkilerinizi bozar, diğer insanlarla görüşmenize izin vermez. Hatta bazen hemcinslerinizle bile görüşmenizi yasaklayabilir. Giyiminize ve makyajınıza aşırı müdahale eder. Sosyal medya hesaplarınızı kapattırır. Telefonlarınızı dinletebilir. Sık sık telefonla nerde olduğunuzu sorar. İşinize ani baskınlar yapar. Tek başınıza evden çıkmanızı istemez. Hatta her yere sizinle birlikte gitmek ister. Telefon ve kredi kartı dökümlerinizi inceler. Aşırı şüpheci tutumları olur. Eve herhangi bir gerekçeyle geç kalmanız ciddi kavgalara neden olur. Sürekli masum olduğunuzu kanıtlamak durumunda kalırsınız. Bazen hiç aklınıza gelmeyecek, tuhaf ya da komik aldatma senaryolarınızı dile getirir. Eğer böyle sorunlar yaşıyorsanız öncelikle ona biraz daha fazla ilgi gösterin."

Kıskançlık konularında aşırı tartışmacı olunmaması gerektiğini söyleyen Yrd. Doç. Dr. Rıdvan Üney, "Onunla biraz daha fazla zaman geçirin. Ancak bunlara rağmen değişiklik yoksa mutlaka eşinizle-sevgilinizle bir psikiyatrist ya da psikologdan beraberce yardım almalısınız. Kıskanma ülkemizde önemli bir sorundur. Ülkemizdeki bir bilimsel araştırmada, eşe uygulanan şiddetin yüzde 70´i kıskançlık nedeniyle olduğu ortaya konmuştur. Eşler arası aşırı kıskançlığın nedenleri kişinin kendine güven sorunu, aşağılanma, bazı kişilik özellikleri, değersiz hissetme, başkaları ile karşılaştırılma, eşin şüphelendiren davranışları, karşı tarafın sevgisini ifade etmede eksiklikleri, terkedilme ile ilgili aşırı korkular, karşısındaki ile kendisini sürekli kıyaslama, diğer insanları tehdit olarak algılama, şizofreni gibi bazı muhakeme bozukluğuna neden olan hastalıklar, aşırı alkol alma ve uyuşturucu madde kullanmadır" dedi.



Bülent Arınç: “Değer Erozyonu Türkiye’yi Bu Hâle Getirdi”

İzmir'de dine, Peygamber Efendimiz'e ve Atatürk'ün annesine hakaret eden kişi tutuklandı

Ekrem Başkan, Yeni Kavşak Projesi İçin İzmir'de

Doğal gazını yakmayarak komşudan geçinene kötü haber

İhmal edilen baca temizliği yangına neden oluyor

Manisa Büyükşehir Belediyesi’nden üretimde rekor yıl

Açılan tapu davası 71 yıl sonra sonuçlandı

Başkan Kaplan'dan Arslan ailesine ziyaret

Zeyrek’ten katılımcı yönetim vurgusu ve imar planı müjdesi

Yenidoğan çetesiyle ilgili yeni gelişme: 13 hastane ve 3 şirkete kayyum atandı

Türk Sağlık Sen'den aile hekimleri ve çalışanlarına tam destek

Manisa'da 3 bin 500 yükümlü topluma kazandırılacak

Devriye görevinde fenalaşarak hayatını kaybeden polis memuruna son görev

Vali Özkan'dan Suriye'deki hapishaneden kurtarılarak vatanına kavuşturulan gencin ailesine ziyaret

Müdür Aktaş’tan vatan için can verenlere vefa: “Şehit emanetleri yalnız değil”

Duvarı kırıp 35 yıllık komşusunun eşyalarını çalmıştı, "Alkolün etkisindeydim" dedi

Manisa'da 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Paneli düzenlendi

Suriye’deki hapisten kurtarılan Saruhanlılı genci yurda giriş yaptı

Erdoğan'ı protesto edip tutuklanmıştı! Sena Eliküçük cezaevinde yaşadıklarını anlattı: Çıplak arama...

Sağlık birimlerinde 26 bin 673 sözleşmeli personel istihdam edilecek

https://www.youtube.com/@kardelengazetesi45/videos
Saglik 26.02.2016 10:41:11 372 0

Tarih: 26.02.2016 10:41

Haberi Sesli Oku

Saglik

Saglik Haberleri