76- Yüce Allah`ın bütün insanlara son Peygamberi olan Hazret-i Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem) Efendimiz, Arabistan`da Mekke-i Mükerreme şehrinde milâdın beş yüz yetmiş birinci yılında dünyayı şereflendirmişlerdir.
İslâm`ın ilk yayıldığı yer Arabistan`dır. Buraya Ceziretü`l Arab (Arab yarımadası)`da denir. Burası Asya Kıt`asının güney batısında büyük bir yarımadadır. Hicaz, Yemen, Umman, Hadremut, Necd bölgelerine ayrılır. İşte Mekke-i Mükerreme ile Medine-i Münevvere şehirleri, bu araziden olan Hicaz bölgesindedir.
77- Arabistan`da oturanlar, öteden beri Arab kabileleridir. Bunlar şu dört kısma ayrılmıştır:
1) Arab-ı Baide: Bunlar Arabistan`ın en eski halkıdır. Ad ve Semud kavimleri bunlardandır. Bunların tarihleri bilinmemektedir. Onlar sönüp gitmişlerdir.
2) Arab-ı Aribe (Mütearribe): Bunlar, Yemen`de hükümet kurmuş olan Kahtan`a mensubdurlar. Kahtan`m asıl dili, Süryanî idi. Bunların evlâdı, Arab-ı Baide`ye karıştığından, bu Arab-ı Aribe türemiş ve Arabça konuşmaya başlamışlardır. Cürhüm kabilesi bunlardandı. Bu arabların da nesilleri kesilip gitmişlerdir.
3) Arab-ı Müstaribe: Bunlar, İsmail aleyhisselâm`a mensubdurlar. Hazret-i İsmail`in evladı, Arab-ı Aribe arasına karışmış olduğundan, bu Arab-ı Müsta`ribe meydana gelmiştir. Hazret-i İsmail`in asıl dili, İbranî iken, Cürhüm kabilesi arasında yaşamakla Arabça konuşmuş ve bu dili evlâdına iletmiştir.
Arab-ı Müstaribe, birçok kabilelere ayrılmıştır. Peygamberimizin zamanında Arabistan halkı da bu Arab-ı Müstarebeden ibaretti. Bu kabilelerin en seçkini Kureyş kabilesidir.
4) Arab-ı Müsta`cime: Bunlar, İslâmiyet`in ortaya çıkışından sonra, İslâmiyeti kabul edip Arablaşmış olan kavimlerdir. Suriye, Irak, Mısır ve Mağrib halkı bunlardandır. Bunlar da kendi dillerini bırakarak Arabça konuşmaya başlamışlardır.