Tarih: 25.06.2021 10:19

HAYVAN SAYISI TARTIŞMASI KOMİSYONDA DEVAM ETTİ

Facebook Twitter Linked-in

SARUHANLI - TBMM İklim değişikliği Kuraklık Krizi ve Su kaynaklarının Verimli Kullanılması Araştırma Komisyonunda tarımın hayvancılığın sera gazı emisyonu etkisi konusunda gündeme gelen büyükbaş hayvan sayısının doğru olmadığına ilişkin tartışma Hayvancılık Genel Müdürünün toplantıya gelmesiyle yeniden gündeme geldi.

Komisyon Üyesi CHP Manisa Milletvekili Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu büyükbaş hayvan sayısının açıklandığı kadar olmadığını iddia etmiş Tarım ve Orman Bakanlığı iddiaları yalanlamıştı.

Komisyon toplantısına çağrılan Hayvancılık Genel Müdürünün sunumundan sonra iddialarını yineleyen Bakırlıoğlu hayvan sayılarında artışın mantıklı bir açıklamasının olmadığını belirtti.

Bakırlıoğlu komisyonda yaptığı konuşmada;

Türkiye’deki sera gazı emisyonunun yüzde 14’ünün tarımdan kaynaklandığı, bu yüzde 14’ün yüzde 70’inin de hayvancılık faaliyetlerinden kaynaklandığı açıklandı. Bu durum hayvan sayıları ile ilişkilendirildi.

Türkiye’deki hayvan varlığı rakamlarına inanmıyorum demiştim. 8,5 milyon büyükbaş hayvan varlığı sayılarında tutarsızlık olduğu daha önce de tartışıldı ve ben bu konuda araştırma önergesi vermiştim.

Bu iddialar benim iddialarım değil. Veteriner Hekim Odaları, Ziraat Mühendisleri Odası Damızlık Sığır Yetiştirici Birlikleri ve akademisyenler bilimsel olarak gerekçeleri ile bu yanlışlığı ortaya koymuşlardır.

Hayvancılık alanında çok önemli bir isim olan değerli bir bilim insanı Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü öğretim Üyesi Prof. Dr. Numan AKMAN yazdığı bilimsel bir makalesinde hayvan sayısı istatistiklerinin dolayısı ile süt üretimi miktarının hatalı olduğunu açıkça ortaya koymuştur.

Numan Akman Hoca;  2017 yılı sığır sayısı, 2016 yılı sığır sayısından 1 milyon 863 bin baş yani yüzde 13,2 fazla olduğunu, bir sığır popülasyonun yıllık değişim hızının parametreleri olduğunu doğuranların veyahut da sağılanların oranı, ölüm oranı, bir yıl içinde kesilenlerin oranı -yani kasaplık güç- bunun yanında ithalat ve ihracat miktarlarına bağlı olduğunu belirtiyor. Normal şartlarda bu oran % 2 olması gerekiyor. Hiç ölüm olmaması halinde ise anca % 5’e çıkıyor.

Oysa 2017 yılında buzağı ölüm oranı % 15 yani her yıl 750 bin buzağı ölüyor. Bunun üzerine 2018 yılı buzağı yılı ilan edilmiş ve ölüm oranının % 5’e düşürülmesi hedeflenmiş.

Hayvan sayısını artıracak en önemli faktör ithalatı fakat bir önceki yıla göre değişiklik olmamış.

Bu durumda % 13’lük artışın doğru olmadığını ve buna bağlı olarak süt üretim rakamlarının da yanlış olduğunu makalesinde açıklıyor.

TBMM İklim değişikliği araştırma komisyonu toplantısında söz konusu tartışmada TÜİK Başkan Yardımcısı Tülay KORKMAZ eleştirilerimde haklı olduğumu sadece Hayvan sayıları değil bitkisel üretim rakamlarının da hatalı olduğunu, AB müzakerelerinde istatistik faslının tarımsal veriler yüzünden hala kapanmadığını belirtti.

Tarım ve Orman Bakanlığı iddialarım üzerine açıklama yaparak iddialarımın doğru olmadığını öne sürdü.

Bakanlık yaptığı açıklamada gerçekleri gizlemektedir. Sadece son iki yıla ilişkin büyükbaş hayvan sayısı artışı verilirken 2017 yılı artışına değinilmemesi olayın nasıl çarpıtıldığını göstermektedir.

Ayrıca 2001 yılından bu yana ülkede tarım ve hayvan sayımı yapılmamış. AKP gelene kadar on yılda bir yapılan tarım ve hayvan sayımı hiç yapılmamış. Bu bile sayıları tartışmalı hale getiriyor.

Ülkedeki büyükbaş hayvan sayısının Bakanlığın açıkladığı kadar olmadığını söylediğimde Komisyon Başkanı Veysel Eroğlu “inanmıyorsan say” demişti.

Benim diyorum ki ben iddialarımın arkasındayım inanmıyorsanız sayın!




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —