SAĞLIK - Anksiyete duygusunun bir tehlikenin ya da tehdidin sonucunda herkeste ortaya çıkabilen bir olay olduğunu belirten Psikiyatri Uzmanı Dr. Yıldız Bir Başar, "Ancak anksiyetenin süresinin uzaması, şiddetinin artması ve günlük hayatımızı etkileyip işlevselliğimizi bozması durumunda tedaviye yönelmek doğru olacaktır" dedi.
Anksiyete bozukluklarının psikiyatri alanında görülen bir grup hastalık olduğunu ifade eden Medicana Samsun Hastanesi´nden Psikiyatri Uzmanı Dr. Yıldız Bir Başar, "Bu bozuklukların genel özellikleri birbirine benzese de belirtilerin şiddetine, sürekliliğine ve birtakım davranışsal karakteristiklere göre yaygın anksiyete bozukluğu, panik bozukluk, fobik bozukluk, obsesif kompulsif bozukluk, sosyal fobi, travma sonrası stres bozukluğu, akut stres reaksiyonu, ayrılık anksiyete bozukluğu şeklinde sınıflanabilir. Ayrılık anksiyete bozukluğunu çocukluk dönemi anksiyete bozukluğu olarak nitelemekte yarar vardır. Çünkü bu tanıyı alan vakaların neredeyse tamamı çocuktur. Yaygın anksiyete bozukluğu ve panik bozukluk anksiyete bozuklukları içerisinde en sık rastlanan bozukluklardır. Yaygın anksiyete bozukluğu, gerçek sorunlarla orantısız bir biçimde ortaya çıkan aşırı endişe ve kaygılanmayla seyreden bir psikiyatrik bozukluktur. Aslında anksiyete duygusu bir tehlikenin ya da tehdidin sonucunda hepimizde ortaya çıkabilen bir olaydır. Ancak anksiyetenin süresinin uzaması, şiddetinin artması ve günlük hayatımızı etkileyip işlevselliğimizi bozması durumunda tedaviye yönelmek doğru olacaktır" dedi.

Nedenleri
Bugün için yaygın anksiyete bozukluğu nedeninin kesin olarak bilinemediğini belirten Başar, "Ancak kalıtsal faktörlerin birçok hastalıkta olduğu gibi yaygın anksiyete bozukluğunda da etkisi olduğu kabul edilmektedir. Bunu kabul etmemizi sağlayan ise tek yumurta ikizlerinin her ikisinde birden yaygın anksiyete bozukluğunun olma oranının yüksek olmasıdır. Yine yapılan çalışmalar biyolojik ve çevresel faktörlerin bu bozukluğun nedenleri arasında olduklarını göstermektedir ama başta da söylediğimiz gibi kesin olarak bir suçlu henüz bulunamamıştır" şeklinde konuştu.

Belirtileri
Yaygın anksiyete bozukluğu olan hastalarda iki grup belirtilerin görüldüğünü söyleyen Başar, "Ruhsal belirtiler ve bedensel belirtiler. Ruhsal belirtileri; aşırı endişe, kaygı, tasa, konsantrasyonda azalma, aşırı sinirlilik ve huzursuzluk, kötü bir haber alacağı beklentisi, uykusuzluk, tahammülsüzlük, çabuk irkilme, kolay yorulma, kontrolünü yitirme hissi, çıldırma hissi ve ölüm korkusu olarak sayabiliriz. Bunların yanında tıpta derealizasyon olarak geçen kişinin kendinin dış dünyaya yabancı hissetmesi ve depersonalizasyon olarak geçen kişinin kendi bedenine veya bedeninin bir parçasına yabancılık hissetmesi de bu hastalar da görülebilir. Bedensel belirtilere gelecek olursak; bunların ortaya çıkmasında vücudumuzda bizim kontrolümüz dışında çalışan bir sinir sistemi vardır. Buna tıpta otonom sinir sistemi denmektedir ve soluk alıp vermemizi, kalbimizin hiç durmadan çalışmasını sağlamak bu sistemin görevlerinden sadece 2 tanesidir. İşte bu sistemin aşırı çalışması sonucunda da yaygın anksiyete bozukluğu hastalarında bedensel belirtiler ortaya çıkmaktadır. Bunlar; kalp çarpıntısı, terleme, ellerde titreme, ağız kuruluğu, nefes almada güçlük, tıkanma veya boğulma hissi, göğüste ağrı veya rahatsızlık hissi, baş ağrısı, baş dönmesi, kaslarda gerginlik ve buna bağlı olarak kas ağrıları sayılabilir" diye konuştu.

Tanısı
Başar, hastalık tanısı hakkında şu bilgileri verdi: "Bu hastalar bedensel belirtileri nedeniyle genellikle öncelikle bir dahiliye uzmanına yönlendirilirler. Bu sebepledir ki tanı almaları biraz zaman almaktadır. Yapılan testler sonucunda herhangi bir hastalığın çıkmaması ve hekimin hastayı bir psikiyatri uzmanına yönlendirmesi sonucunda hastalar tanı alırlar. Psikiyatrik bozukluklarda tanı koymak için Amerikan Psikiyatri Derneği´nin yayınlamış olduğu bir kılavuz kullanılmaktadır. Yaygın anksiyete bozukluğu tanısı koymak için de doktorlar bu kılavuzda yazan durumların var olup olmadığına bakarak karar verirler. Kılavuzu özetlersek; en az 6 ay süreyle hemen her gün ortaya çıkan, birçok olay ya da etkinlik hakkında aşırı anksiyete ve kaygı duyulur. Kişi, kaygısını kontrol etmekte zorlanır. Anksiyete, aşağıdaki altı belirtilerden en az üçüne eşlik eder. Çocuklarda sadece bir maddenin bulunması yeterlidir. Sinirlilik, huzursuzluk, dikkatini bir konuda toplamada zorlanma, aşırı heyecanlanma ya da endişe duyma, uyku problemleri (uykuya dalmakta güçlük çekme, kesintisiz uyuyamama ya da huzursuz ve dinlendirmeyen uyku), kas gerginliği, çabuk ve kolay yorulma. Yaygın anksiyete bozukluğunu yazımızın başında geçen diğer anksiyete bozukluklarından ayırmak gerekir. Anksiyete, kaygı ya da bedensel yakınmalar klinik açıdan belirgin bir strese ya da hastanın günlük işlevlerini yapmasına engel olacak düzeyde olmalıdır. Bu bozukluk bir maddenin (örn. kötüye kullanılabilen bir ilaç, tedavi için kullanılan bir ilaç) ya da genel tıbbi bir durumun (örn. hipertiroidizm) doğrudan fizyolojik etkilerine bağlı değildir ve sadece bir duygu durum bozukluğu, psikotik bir bozukluk ya da yaygın bir gelişimsel bozukluk sırasında ortaya çıkmamaktadır."

Tedavisi
Tedavide hem ilaç hem de psikoterapinin olabildiğini söyleyen Başar sözlerini şöyle tamamladı: "Orta şiddetteki yaygın anksiyete bozukluğu olan hastalarda sadece psikoterapiler bile yeterli olmaktadır. Psikoterapi olarak da bilişsel davranışçı psikoterapiler kullanılmaktadır. Daha şiddetli hastalarda ise psikoterapilerle ilaç tedavileri birlikte verilerek tam düzelme sağlanmaya çalışılmaktadır. Bu hastalar çoğunlukla psikiyatri dışındaki bölümlere ilk başvurularını yaptıkları için tanı almaları gecikir. Bu hastaların tedavilerinde asıl problem tanı almalarının gecikmesi ve ilaç tedavilerinin uygunsuz kullanımıdır. Önemli olan bu hastaların psikiyatriye başvurmaları ve tedavilerini (psikoterapi ve ilaç) düzenli olarak uygulamalarıdır."



Kula’da Kütüphaneler Haftası coşkuyla kutlandı

Don afetini yaşadı çalışmaya ara vermedi

TBMM zirai dondan etkilenen üreticiler için adım attı

Kaymakam Güldoğan, don afeti yaşayan bağları yerinde inceledi

Vali Özkan: "Çiftçilerimizin yanındayız"

Saruhanlılı çiftçiler için don tehlikesi devam ediyor

Manisa'da don afeti üzüm bağlarına büyük zarar verdi

Don afetinin sadece Sarıgöl’e zararı 2,25 milyar TL

Kaymakam Acar, dondan etkilenen bağları inceledi

Polis Haftası Kutlamaları Başladı

Salihli ve Kula'da Türk Polis Teşkilatı'nın 180. yılı kutlandı

Saruhanlı Belediyesi’nin 2024 Yılı Faaliyet Raporu Oy Birliğiyle Kabul Edildi

Saruhanlı Belediyesi’nden 320 Çocuğa Bayramlık Kıyafet Yardımı

SARUHANLI’DA 21 MART NEVRUZ BAYRAMI COŞKUYLA KUTLANDI

Şehit Görece’nin ailesine Devlet Övünç Madalyası verildi

Manisa’da Devlet Övünç Madalyası ve Berat Tevcih Töreni düzenlendi

Saruhanlı, İzmir’in su kuyusu planına karşı sesini yükseltiyor!

Saruhanlı'dan İzmir'e su kuyusu tepkisi

Acılı babadan yürek burkan paylaşım: "Böyle gittik, dönemedik"

Dumfet Manisa İl Başkanı Balta: DUMFED Manisa'da Teşkilatlanma Hızla İlerliyor

https://www.youtube.com/@kardelengazetesi45/videos
Saglik 17.03.2017 10:34:19 688 0

Tarih: 17.03.2017 10:34
Haberi Sesli Oku
17.04.2025 15:49:00