Emziklilik sürecinin yoğun geçen gebelik sonrasında annenin en çok rahatlamaya stresini atmaya bebeği ile güzel vakit geçirmeye alışacağı günler olarak görülse de ilk zamanları belki de anneyi en çok yoran dönemleri olduğunu söyleyen Uzman Diyetisyen Şefika Aydın Selçuk, ?Bebeğini dünyaya getiren anne doğum sonrasında bebeğinin beslenmesi ve iyi gelişmesi için her türlü fedakârlığa hazırdır. İlk aylar annenin kendini düşünmesi değil bebeği ile iletişimi, emzirme ve uyku düzenini oturtmaya çalışması gibi fiziksel ve duygusal yoğunluk süreçleridir? dedi.
Doğumdan sonra bebek emzirilirken gebelik öncesi döneme göre daha fazla sıvı besin alınmasını öneren Uzman Diyetisyen Şefika Aydın Selçuk, ?Emziklilikte su metabolizmasında artış vardır. Alınan su süt salgılanmasıyla,metabolik su ise artan yiyecek alımıyla artmaktadır. Süt miktarının değişmemesi için annenin sıvı alımını arttırmak gerekir. Günlük alınan toplam sıvı miktarı yaklaşık 3000 ml olmalıdır.
Bu miktar pratik ölçüler ile 12 su bardağı su, süt, ayran, hoşaf, komposto, limonata, şerbet, meyve suları şeklinde önerilmelidir. Çay, kahve gibi içeceklerin süt verimini azalttığı bilinmektedir? diye konuştu.
Kalsiyum yönünden zengin olan süt, yoğurt ve peynirin belirtilen miktarlarda düzenli olarak tüketilmesi gerektiğini kaydeden Uzman Diyetisyen Şefika Aydın Selçuk, daha sonra şunları kaydetti; ?Her gün 1 adet yumurta ve 1 porsiyon etli sebze yemeği veya kurubaklagil yenilmelidir. Kuru fasulye, nohut, mercimek ve bulgur karışımı yemekleri, portakal, mandalina, domates, maydanoz, yeşil biber, taze soğan gibi C vitamini yönünden zengin sebze ve meyvelerle birlikte tüketilmelidir. Bireysel özelliklere göre gaz yapıcı besinler çıkartılabilir.
Vitaminlerden zengin sebze ve meyveler diyette her öğün olmalıdır.
Salam, sosis, sucuk gibi katkı maddesi içeren diğer hazır besinler mümkün olduğu kadar yenmemelidir.
D vitamini besinlerde bulunmaz. Ancak güneş ışınlarının doğrudan cilde yansıması ile sağlanır. Bu nedenle emzikli anne güneşlenmeye özen göstermelidir.
Yemeklerde mutlaka iyotlu tuz kullanılmalıdır. Doğal besinlerde yeterince alınmayan iyot, ancak iyotlu tuzun kullanılması ile anne sütünden bebeğe geçer.
Kuru meyveler ve kuru yemişler yoğun enerjileri yanında, demir ve kalsiyum gibi minerallerden de zengindir. Ağırlık kontrolü de yapılarak bu besinler tüketilebilir.
Kansızlığa neden olduğundan yemeklerle birlikte çay içilmemelidir. Çayı kuşluk, ikindi gibi öğün aralarında, yani yemek yendikten 1-2 saat sonra açık olarak içilmeli, çaylara limon suyu eklenmelidir. İçecek olarak ıhlamur, nane, papatya, kuşburnu gibi bitki çayları tercih edilmelidir.
Hazır meyve suları, gazoz ve kolalı içecekler yerine taze sıkılmış meyve suları, ayran, limonata tercih edilmelidir.
Pekmez kan yapıcıdır, Şeker boş enerji kaynağıdır. Şeker yerine tatlı olarak pekmez yenmesi kansızlığa karşı alınacak önlemlerden birisidir.
Emzirme süresince bebeğin hep memede olması ve emerken uykuya dalması emzirmenin iyi gittiğinin bir işaretidir.?