9285,26%2,81
34,49% 0,10
36,41% 0,19
2956,69% 0,74
4955,48% 0,56
MANİSA - Eğitim-Bir-Sen Manisa Şube Başkanı Mesut Öner Milli Eğitim Bakanlığının, ´Eğitim Kurumlarına Yönetici Görevlendirme Yönetmeliği´ taslağını paydaşların görüşlerinin alınması amacıyla kamuoyunun bilgisine sunmasıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Bakanlığın, eğitimin paydaşlarının görüşlerini alması ve taslağı eğitim camiasında tartışmaya açması, kamu yönetiminde şeffaflık ve katılımcılık adına olumlu bir gelişme olduğunu dile getiren Öner, ?Ancak bu adımın sadece görüş ve öneri alma ve tartışmaları izleme seviyesinde kalmaması gerekmektedir. Gerçek anlamda katılımcılık ve iş birliği, paydaşlardan sadece görüş almayı değil, taslağın paydaşların görüş ve önerileri doğrultusunda şekillendirilmesini ve paydaşların onayını almış bir metnin yayımını gerektirmektedir? dedi.
?Yazılı sınav puanının ağırlıklı belirleyici olacağı bir ortalama daha yerinde olacaktır?
Eğitim kurumlarına yönetici görevlendirme sürecinin mevcut yönetmelikte olduğu gibi ilk defa görevlendirme ve yeniden görevlendirme şeklinde iki basamaklı ve müdür yardımcılığından müdürlüğe doğru bir ilerleme şeklinde kurgulandığını belirten Öner, ?Eğitim kurumlarına ilk defa görevlendirilecekler için aranacak başarı puanında, yazılı ve sözlü sınavın aritmetik ortalaması yerine, yazılı sınav puanının ağırlıklı belirleyici olacağı bir ortalama daha yerinde olacaktır. Taslağın Ek-1´de yer alan Yönetici ve Eğitim Kurumu Değerlendirme Formu´nun (B) bölümünde somut değerlendirme kıstaslarına yer verilmediği gibi puanlama/ölçme kıstasına da yer verilmediği görülmektedir. Bu durum, iller arasında farklı uygulamalara sebebiyet verecek şekilde belirsizlik oluşturmaktadır. Bu haliyle başlı başına muhtemel bir iptal davasında iptal sebebi olacağı açıktır. Bunun yanında söz konusu formun benzer türevlerine daha önceki yönetmeliklerde de yer verildiği, uygulamada idari yargı organlarının tam puandan uzaklaşan her türlü eksik puanlama/yetersizlik tespiti için somut bilgi ve belge aradıkları, salt bu sebeple değerlendirmelerin iptal edildiği bilinen bir gerçektir. Bu itibarla Ek-1 Yönetici ve Eğitim Kurumu Değerlendirme Formu´nun (B) bölümü kaldırılmalı, değerlendirme sadece formun (A) bölümü dikkate alınarak yapılmalıdır? şeklinde konuştu.
?Sözlü sınav komisyonunun, itirazları değerlendirecek merci olması uygun olmayacaktır?
Sözlü sınav komisyonunun hem sözlü sınavı gerçekleştirecek hem de bu sınava karşı itirazları değerlendirecek merci olması, işlemi yapan ile o işlemi değerlendirenin aynı makamda birleşmesine sebebiyet vereceğinden, sağlıklı bir değerlendirme sürecini yürütemeyeceğini vurgulayan Öner, ?Bu sebeple, sözlü sınavı yapan ile o sınavı değerlendirenin ayrı ayrı merciler olması daha doğru bir yaklaşım olur. Diğer taraftan, sözlü sınav komisyonlarının çalışma şeklinin, Danıştay´ın sözlü sınavlara ilişkin içtihatları çerçevesinde düzenlenmesi, alınan kararların yargısal denetime elverişliliği ve iptale maruz kalmaması açısından önemlidir. Bu çerçevede, sözlü sınav öncesinde sınav komisyonunca sınavda sorulacak soruların önceden hazırlanması ve tutanağa bağlanması, her adaya sorulan soruların kayda geçirilmesi ve sorulan sorulara adayların verdiği yanıtlara hangi komisyon üyesince, hangi notun takdir edildiğinin tutanakta ayrı ayrı gösterilmesi şeklinde açık bir düzenleme gereklidir. Bunun yanında, mülakat komisyonunda adayın bilgi düzeyini değerlendirecek, adaylar arasında optimal kıyaslamayı yapabilecek uzman üyeler bulundurulmalı; mülakat komisyonu üyelerinin seçiminde mülakat teknikleri konusunda hizmet içi veya dışı eğitim programı bitirmesi şartı aranmalı; mülakat komisyonu üyeleri önceden hazırlanmış standart sorular sormalı ve adaylar, kapalı zarflardaki soruları kendi elleriyle seçebilmeli; mülakatlarda görüntü ve ses kaydı alınmalıdır. Müdürlüğe, müdür başyardımcılığına ve müdür yardımcılığına ilk defa görevlendirmelerde ?Görevlendirmeye esas puanlar, kesin sonuçların ilan edildiği tarihten itibaren en fazla altı ay süreyle geçerlidir´ hükmü konulmuştur. Bunun anlamı, sözlü sınav sonuçlarının kesinleşmesini müteakip 6 ay içinde ilk defa görevlendirme yapılacağı, 6 aydan sonra yöneticiliğe ilk defa görevlendirme yapılamayacağıdır. Bu itibarla, görevlendirmeye esas puanların müteakip yazılı ve sözlü sınav tarihlerine kadar geçerli olması yönünde bir düzenleme yapılmalıdır? dedi.
?Mesleki tecrübenin ve kurumsal bilgi birikiminin değerlendirildiği bir yönetmelik?
Daha önce yöneticilik görevi yapmış olmasına rağmen halen dört ya da sekiz yıllık görev süresinin sona ermesini gerektirecek bir yöneticilik görevinde bulunmayanlar yönünden müstakil bir düzenleme yapılmadığına dikkat çeken Öner açıklamasını şöyle tamamladı: ?Mevcut durumda bu kişilerin yazılı ve sözlü sınava katılmak suretiyle ilk defa yönetici olarak görevlendirilecekler gibi işleme tabi tutulacağı anlaşılmaktadır. Mesleki tecrübenin ve kurumsal bilgi birikiminin değerlendirilmesi adına bu kişiler için özel bir düzenleme yapılmalı; bu kişilere, sözlü sınav ve Ek-1 Yönetici ve Eğitim Kurumu Değerlendirme Formu´nun (A) bölümü dikkate alınmak suretiyle, görevlendirme başvuru hakkı tanınmalıdır. Yurt içinde veya yurt dışında başka bir göreve bir yıl veya daha fazla süreyle geçici veya sürekli olarak görevlendirilenlerin bu görevlendirmenin yapıldığı tarihten itibaren yöneticilik görevinin sona ereceği şeklindeki düzenleme, yönetici görevlendirme sürecinde tercih edilmeyen eğitim kurumlarının geçici görevlendirme suretiyle yönetildiği dikkate alındığında, bu geçici görevlendirmeye konu edilen mevcut yöneticiler yönünden hak kayıplarına neden olmaktadır. Bu itibarla, ya bu düzenleme kaldırılmalı ya da eğitim kurumu yöneticiliklerine yapılan geçici görevlendirmeler kapsam dışında tutulmalıdır. Örneğin, hükmün başına ?Eğitim kurumu yöneticiliklerine yapılan geçici veya vekaleten görevlendirmeler hariç olmak üzere´ ibaresi eklenebilir. Eğitim-Bir-Sen olarak, üyelerimizden ve eğitim çalışanlarından gelen görüş, eleştiri ve öneriler doğrultusunda oluşturacağımız nihai değerlendirmemizi daha sonra Bakanlığa sunacağız. Bakanlıktan beklentimiz, eğitim çalışanlarının ve eğitimin paydaşlarının görüş ve önerilerinin dikkate alınmak suretiyle sürdürülebilir bir yönetmeliğin yürürlüğe konulmasıdır.?