’Bizzat bu işin takipçisi olacağım’’ - Web TV
Başbakan Ahmet Davutoğlu, Karaman’ın Ermenek ilçesi Güneyyurt beldesinde su baskını sonucu madende mahsur kalan 18 işçinin kurtarılması için yapılan çalışmaları yerinde inceledi.
Beraberindekilerle birlikte madene gelen Başbakan Ahmet Davutoğlu, madende kurtarılmayı bekleyen 18 işçinin yakınları ile görüştü. Maden girişine giderek çalışmaları inceleyen Başbakan Davutoğlu, Kriz Masası’na geçerek burada bakanlardan ve diğer yetkililerden bildi aldı.
Başbakan Davutoğlu incelemeleri sonrası yaptığı açıklamada, madende eğimin yoğunluğu ve çamurlaşan suyun çalışmaları güçleştirdiğini söyledi.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’in bütün geceyi maden sahasında geçirdiğini ve olayı yakından takip ettiklerini anlatan Davutoğlu, “Bütün gece çalışma sürdürüldü ancak eğimin yoğunluğu ve özellikle su baskını dolayısıyla çamurlaşan ortam nedeniyle çalışmalar istediğimiz kadar ilerlemedi. Bir taraftan zamanla yarışılıyor, bir taraftan da yoğun su nedeniyle ilerlemekte zorluk yaşanıyor. 30 kurumumuz kriz yönetimiyle devreye girdi ve ‘Ahtapot’ denilen su pompası buraya intikal etti. Biraz önce kuruldu ve ben madene indiğimde su pompalamaya başladı. Tabii bir taraftan zamanla yarışılıyor bir taraftan da su yoğunluğu nedeniyle ilerlemekte zorluklarla karşılaşılıyor. Her halükarda elimizden gelen tüm imkanlarla gece gündüz çalışmaktayız” dedi.
“HELAL RIZIK İÇİN NE ZOR ŞARTLAR ALTINDA ÇALIŞILDIĞINI BİLİYORUM”
İşçi yakınlarıyla da görüştüğünü hatırlatan Başbakan Davutoğlu, “Her birinin acısını üzüntüsünü paylaşıyoruz. Onların evlatları bizim evlatlarımızdır, onların kardeşleri bizim kardeşlerimizdir. Sabır temennisi bizim içinde geçerlidir. Bu coğrafyayı çok yakından bilen biriyim. Doğduğum mekan buraya çok yakın. Toros Dağlarındaki iş imkanlarının kıtlığı ve buradaki insanların, madende olan kardeşlerimizin de helal rızık için ne zor şartlar altında çalıştığını en yakından bilen birisi olarak söylüyorum, her birinin acısını üzüntüsünü paylaşıyoruz. Biran önce bu kardeşlerimize ulaşmak için ne gerekiyorsa yapılacak. Öncelikli meselemiz suyu süratle tahliye etmek ve helal rızık için oraya inmiş kardeşlerimize biran önce ulaşmak, en temel hedefimiz bu. Bunun için 420 görevlimiz fiilen alanda çalışıyor. Bunun 329’u arama kurtarma konusunda uzman kişiler. Dalgıçlarımız var. Olabilecek her ihtiyacı karşılayabilecek birikimimiz devreye sokulmuş durumda. İnşallah en kısa zamanda kardeşlerimize ulaşırız ama durumun zorluğu aşikar. Bu zor şartları aşarak madenci kardeşlerimize ulaşabilmek için ne gerekiyorsa yapıyoruz. Ailelerin birçoğuyla kucaklaştım. Gönülden teşekkür edenler oldu, acıyla soru soranlar oldu. Her birinin acısı bizim için yüreğimize düşen, anlaşılması gereken hislerdir. Onlara metanet tavsiye ettim. Dua etmelerini ve kurtarma ekiplerine yardımcı olmalarını istedim. Bakanlar ve ilgili arkadaşlar netice alıncaya kadar burada kalacaklar. Elimizden geldiği kadar en kısa sürede netice almaya çalışacağız. Seferber edilmesi gereken ne varsa seferber edilecek” şeklinde konuştu.
“BİZZAT BU İŞİN TAKİPÇİSİ OLACAĞIM”
Başbakan Davutoğlu kazanın oluş şeklinin bütün detayıyla inceleneceğini ifade ederek, adli soruşturmanın başlatıldığını ve su tahliye edildikten sonra gerçeğin ortaya çıkacağını bildirdi. Davutoğlu bizzat olayın takipçisi olacağını dile getirerek, “Herhangi bir şekilde işletmenin ya da her hangi bir kurumun ihmali varsa kesinlikle bunun hesabi sorulur. Kimsenin şu veya bu gerekçe ile soruşturmadan azade olacağı gibi bir kanaat sahibi olmaması icabet eder. Ama şuanda birinci meselemiz kardeşlerimize ulaşmak. Onlara ulaştıktan sonra her türlü adli ve idari soruşturmada ortaya çıkan bulgular takip edilecek. Bizzat bu işin takipçisi ben olacağım. Her bir işçimizin canı bize emanettir. Onun için iş yasasını çıkardık. Göreve geldikten sonra işçi ve işveren sendikalarını topladık, bu konularda dikkatli olunması için her türlü çabanın gösterilmesi talebinde bulunduk. Hükümet olarak ne istiyorsunuz söyleyin birlikte yasal düzenlemeyi yaparız, yeter ki işçilerimiz emniyet içinde olsun, helal rızık için çaba sarf eden kardeşlerimizin canları emniyet içinde olsun dedik. Bunun için birçok düzenleme yaptık. İş kazaları ile ilgili büyük bir sempozyum toplamayı planlıyorduk.
Bakanlarımıza gerekli talimatları verdim. En detayına kadar incelenecek nerede bir ihmal varsa hesabı sorulacak. Her hangi bir ihmal ya da yanlış uygulama yoksa bu kazanın oluş sebebi ile ilgili süreç ortaya konacak ve ek alınması gereken tedbirler alınacak” diye konuştu.
“MADENLER MODERNİZASYONDAN GEÇMELİ”
Türkiye’deki madenlerde teknolojik yenilenme ile birlikte modernizasyon yapılması gerektiğini vurgulayan Başbakan Davutoğlu, “Maalesef birçok madenimizde çok eskiden beri devam eden çalışmalar olduğu için yeterli teknolojik altyapı sağlanamamış görünüyor. Teknolojik yenilenmede dahil olmak üzere madenlerimizin süratle modernizasyondan geçirilmesi lazım. Bu çerçevede elimizden geleni yapacağız” dedi.
MADENCİ AİLELERİNE PSİKOLOJİK DESTEK
Başbakan Davutoğlu, madenci ailelerine psikolojik destek verileceğini söyledi. Davutoğlu, “Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığımızda ailelerimizin nasıl destekleneceği konusunda burada çalışıyorlar. Psikolojik olarak onlara destek faaliyetinde bulunacak uzmanlarımızda geldi. Bir taraftan teknik olarak kurtarma faaliyeti yapıyoruz bir taraftan ailelerimizi nasıl rehabilite edeceğimize çalışıyoruz diğer taraftan adli ve idari soruşturma yürüyor. Hiçbir şekilde ayrı bir imtiyaz ya da ayrı bir davranış olmaksızın sonuçlar ortaya çıkartılacak. Bu sonuçlardan gereken dersler çıkarılıp düzenleme gerekiyorsa düzenleme yapılacak. Her hangi bir şekilde cezai ya da hesap verilebilir bir süreç söz konusu ise de onun hesabı hukuki çerçevede kamu adına sorulacak. Ümit edelim, dua edelim en kısa zamanda bu kardeşlerimize ulaşabilelim” diye konuştu.
“TAHMİNİ BİR ŞEY SÖYLEMEK MÜMKÜN DEĞİL”
Madencilere hangi zaman zarfında ulaşılabileceğini söylemenin mümkün olmadığını dile getiren Başbakan Ahmet Davutoğlu, “Bütün arkadaşlardan geniş bir brifing aldım. Bu konuda hemen bir bilgi vermek doğru ve mümkün değil. 775 metre kotta kaza oluyor, 812 metreye kadar su çıkıyor. 35 metrelik su birikimini aşarak oraya ulaşmamız gerekiyor. Pompaların devreye girmesiyle 10 metrelik bir tahliye oldu. Ahtapot devreye girdi ve tahliye başladı. Süratle ilerlemeye çalışıyoruz ama işçilerin nerede olduğu lokasyonları tam tespit edilemediği için onlara ne zaman zarfında ulaşılabilir bunu söylemek mümkün değil. Tahmini bir şey söylemek ise doğru değil, aileleri gereksiz bir beklenti içine sokulur. Bir taraftan kardeşlerimizin canlarıyla ilgilenmek onlara ulaşmak durumundayız bir taraftan da aileleri bu anlamda en az ölçüde etkilenmelerini sağlamak için çaba sarf ediyoruz. Dolayısıyla herhangi bir saat vermek doğru değil şu aşamada. Allah bir daha böyle bir acı yaşatmasın ama gereken tedbirin alınacağını bilinmesini isterim” şeklinde değerlendirmede bulundu.