Tarih: 16.11.2012 16:29

Büyükşehir İçin Diyar Diyar Gezdi

Facebook Twitter Linked-in

BÜYÜKŞEHİR DÜZENLEMESİ İÇİN ÜLKELERİ GEZDİ

 

MANİSA - AK Parti'li Tanrıverdi, Büyükşehir düzenlemesi için ABD, Japonya, Fransa, Tahran, Mexico City'de incelemelerde bulundu.

 

13 ili büyükşehir kapsamına alan düzenlemenin hazırlığını yapan ve bunun için bir çok ülkeyi inceleyen AK Parti Manisa Milletvekili Hüseyin Tanrıverdi, "Federasyon ve eyalet" eleştirilerine karşılık, "Kimse federalizmden söz edemez. 8 yıldır Kocaeli ve İstanbul'da sınır il sınırıdır. Peki orada eyalet, federalizm mi var-" dedi.

 

Tanrıverdi, AA muhabirinin sorularını yanıtlarken, düzenleme için uzun süreden beri çalıştıklarını belirterek, bu kapsamda bazı özellikleri olan kentleri de yerinde incelediğini söyledi.

 

Tanrıverdi, toplu ulaşım için ABD, tarih ve kültürü koruması yönüyle Fransa, yeni şehir oluşumu dolayasıyla Mexico City, depreme dayanıklı yapılaşma özelliğiyle Japonya'ya, ayrıca Tahran'a gittiğini, hazırlık sürecinde çok sayıda sivil toplum örgütleri ve konuyla ilgili çalışmaları olanlarla görüştüklerini anlattı.

 

Düzenlemenin 16 gün süren müzakereler sonucu kabul edildiğini ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün onayına sunulduğunu belirterek, muhalefet ve iktidar partisi milletvekillerinin olumlu ve olumsuz değerlendirmeler yaptığını hatırlattı.

 

Büyükşehir kapsamına alınan iller konusunda kimsenin endişesi olmadığını ve 13 ilin daha büyükşehir olmasında bir kabul olduğunu anlatan Tanrıverdi, ancak muhalefetin büyükşehir il sınırının hizmet sınırı olması, "bütün şehir" olmasında eleştirilerde bulunduğunu kaydetti. Bu eleştirinin haklı gerekçeye dayanmadığını ve mesnetsiz olduğunu savunan Tanrıverdi, 2004 yılında yapılan düzenlemeyle İstanbul ve Kocaeli büyükşehir belediyesi sınırlarının il sınırı olarak düzenlendiğini, diğer büyükşehir belediyeler için ise belli kilometrelere getirildiğini anlattı.

 

Yapılan düzenlemenin Kocaeli ve İstanbul'da uygulandığını belirten Tanrıverdi. "8 yılda gördük ki hem Kocaeli hem İstanbul'da hizmetler en ücra köşeye götürüldü, ayrıca hizmetlerde norm ve standart birliği sağlandı. Daha önce bir ilçe daha kaliteli hizmet alırken başka ilçe mahrum kalabiliyordu. Şimdi il sınırları büyükşehir belediyesi sınırı olunca, ilin her tarafı birden kalkınmış olacak. İlin en ücra köşesinin de sosyal olarak kalkındığını göreceğiz, şehircilik alanında sosyal paylaşım alanlarının yaygın şekilde ve insanların ihtiyacını karşılayacak şekilde imkanların, hizmetlerin götürüldüğünü göreceğiz" diye konuştu.

 

-"Üniter yapımızı bozmayacak" -

 

Muhalefet partilerinin düzenlemenin "federasyon, eyalet sistemine geçiş" olarak değerlendirmelerinin hatırlatılması üzerine Tanrıverdi, şöyle konuştu:

 

"Bunların hiçbiri doğru değil. Çünkü bu yasa kesinlikle üniter yapımızı bozmayacak, ülkemizin bölünmez bütünülüğünü güçlendirecek. Düzenlemeye yönelik çok ciddi gerekçeler bulunamayınca milletin kafasını karıştıracak asılsız, mesnetsiz gerekçelerle engellenmek istenmiştir. Kesinlikle eyalet sistemine, federalizme geçiş söz konusu değildir. Böyle bir geçiş olacaksa bu Anayasa değişikliğiyle mümkündür. Uzlaşma Komisyonu hemfikir olur, Türkiye'nin Başkanlık sistemine geçişi kabul edilirse Başkanlık sisteminin geçiş altyapısı ondan sonra oluşturulur. Şu anda Türkiye'de parlamenter sistemin gereği neyse o yapılmaktadır. Bizim bu noktada yasa üzerinde ısrar etmemiz, tamamen insan merkezli, hizmet odaklı, herkese eşit ve aynı anda hizmet verme hedefidir. Kimse federalizmden söz edemez. Pilot olarak uyguladığımız iki il var; 2004'ten beri 8 yıldır Kocaeli ve İstanbul'da sınır il sınırıdır. Peki orada eyalet mi var şimdi, orada bir federalizm mi var- İki önemli ilimizde bu uygulanmış ve böylesi bir sonuç ortaya çıkmamışsa bundan hiç kimsenin kaygı, endişe duymasına, vehimlerle hareket etmesine gerek yok. Yasanın düzenlenmesinde ademi merkeziyetçilik esas alınmıştır, yerellik ve yerindelik ilkeleri benimsenmiştir. Daha yaşanabilir, marka şehirlerin orta çıkması hedeflenmiştir. Uygulamaya geçtikten sonra göreceğiz ki bu yasa Türkiye'yi daha da ileriye taşıyacak ve yerelde ciddi anlamda kalkınmayı gerçekleştireceği için genelde de Türkiye'nin kalkınmasını ve geliştirmesini sağlayacaktır."

 

-"Kaygı duymamak gerekir"-

 

Çağdaş dünyada ne varsa bunları Türkiye'de de uygulamaları gerektiğini belirten Tanrıverdi, 2023 yılında ileri demokrasiyi yakalama hedefini ortaya koyduklarını, bunun gereklerini de sağlamak zorunda olduklarını söyledi.

 

Yerel yönetimler reform çalışmaları kapsamında önemli konuları yerele devrettiklerini, gelecek süreçte Türkiye'nin yerelde ihtiyaç duyduğu düzenlemeleri de yapmak durumunda olduklarını ifade eden Tanrıverdi, dinamik yapıya sahip olan yerel yönetimlerde insanların hizmet beklentisinin çeşitlendiğini ve farklılaştığına işaret etti.

 

Muhalefetin federalizm ve eyalet sisteminden bahsettiğini hatırlatan Tanrıverdi, şöyle konuştu:

 

"Bu konular tahlil edildiğinde ve çağdaş ülkeler incelediğinde doğrusu eyaletle idare edilen, kantonlara ayrılmış ülkelere bakın. Bunlar hep çağdaş, ileri ülkeler. ABD eyaletle idare ediliyor ama dünyaya hükmediyor, Rusya eyaletle idare ediliyor ve dünyanın en güçlü ülkelerden biri. Fransa aynı şekilde. İsviçre'de 26 kanton var. 26 kanton farklı dil konuşabiliyor, kimisi farklı para kullanabiliyor. Bunların kendine özgü flamaları var. Dünyanın gelişmiş ülkelerinin eyaletle, kantonla idare edilmiş olmasıyla ülke geri gitmiyor, daha ileriye gidiyor. Önemli olan insanların birlik ve beraberlik ruhuyla yaşaması, ülkesini benimsemesidir. Türkiye bir bütün ve 81 ayrı vilayeti var. 81 ayrı vilayetinin olması bunların eyalet sistemiyle yönetildiği anlamına gelmiyor. Bu düzenleme Anayasada içerisinde yer alırsa, yerel yönetimleri de ona uygun şekilde düzenlemek mümkün. Eyaletle idare edilen ülkelerde görüyorsunuz gelişmişlik, kalkınmışlık, dünyaya hükmetmek var. Bu konuda kaygı duymamak gerekir. Tek kaygı duyacağınız şey milli birlik ve beraberliğinizi bozucu adımlar atılmasıdır. Hangi sistem olursa olsun, birlik ve beraberliğiniz yoksa, ülke ciddi sıkıntılarla boğuşur ve çağdaş ülkelerden geri kalır."

 

-"Valiyi de seçebilmeli"-

 

Yerel yönetimlerle ilgili başka düzenlemelerin de yapılacağını belirten Tanrıverdi, "Önümüzdeki süreçte 52 il bünyesinde varlığını sürdürecek olan köylerin geliştirilmesi için Köy Kanunu'nda değişiklik yapılarak, mahalle ve köy muhtarlarının özlük haklarını iyileştiren, yetkilerini artıran düzenleme de gerçekleştirilecek. Bu da acil ve ivedi olarak yapılması gereken bir düzenlemedir. Köyde yaşayan vatandaşlarımızın ve muhtarlarımızın beklentisi bu. İçişleri Bakanlığı'nın bu konudaki çalışmaları sürüyor" dedi.

 

Tanrıverdi, Başkanlık sistemine geçilmesi halinde sistemin gereklerinin de yapılacağını belirterek, şunları kaydetti:

 

"Bugün artık Türkiye'de Cumhurbaşkanı'nı halkımız seçecek. Devlet başkanımızı halkımız seçiyorsa, şehrin yöneticisi mülki idare amiri valiyi de seçebilmelidir. Bunda hiç kaygı duyulacak, endişe edilecek durum yok. Sistemin bütünlüğü içinde kimin seçimle gelmesi gerektiği düzenlenir ve bu sağlanır. Valilerin seçimle gelmesi noktasında hiçbir kaygım yok. Biz milletimize güveniyoruz. Milletimizin iradesi orada tecelli etmiş olacak. Artık hakimiyet tam anlamıyla milletin eline geçmiş olacak. Yılarca vehimle, endişe ve kaygılarla hareket edildi. Millet iradesini ortaya koymaktan mahrum kaldı. En büyük irade millet iradesidir. Milletine güvenmeyen üyeler ayakta kalamaz. Cumhurbaşkanı'nı seçme hakkını AK Parti iktidarları ile sağladık, elbette milletimizin bu konuda arzu ettiği neyse onu gerçekleştirmek yine bizim görevimiz olacak. Halkın seçtiği insanların işbaşına gelmesi yöre ve ülkenin daha ileriye taşınmasını getirir. Halkın seçtiği insanlar halkla daha çok kaynaşacak. Orada halkın denetimi esas olacak. Halkı yöneten insanlar da daha sorumlu, bilinçli, gayretli hareket edecek. Hesap sorabilirlik ve hesap verebilirlik ilkesi yerleşmiş olacak."

 

-"Kral değil, hizmetkar olacak"-

 

Düzenlemeyi eleştiren bazı muhalefet milletvekillerinin "Artık büyükşehir belediye başkanları kral olacak" dediğini anımsatan Tanrıverdi, bu görüşün doğru olmadığını vurguladı.

 

Tanrıverdi, "Büyükşehir belediye başkanları kesinlikle kral olmuyor, milletimizin daha çok hizmetkarı oluyor. Belediye başkanları en ücra köşesindeki hemşehrisi için koşacak, hizmet verecek, onun hizmetkarı olacak. Hizmet götürmez, belediye binasında oturursa 5 yıl sonra sandıkta bedelini öder" dedi.

 

Yerel yönetimlerin temelinde hizmet ve demokratik değerler olduğunu belirten Tanrıverdi, yasanın demokrasinin güçlenmesini de temin edeceğine inancını dile getirdi.

 

Haber Merkezi




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —