9549,89%1,94
34,54% 0,18
36,00% -0,62
3005,99% 1,50
5006,70% 1,01
SAĞLIK - Vitaminlerin vücut tarafından üretilmeyen, bu nedenle beslenme yoluyla alınması gereken ve metabolizma üzerinde önemli görevleri olan organik bileşenler olduğunu, diğer vitaminlerden farklı olarak D vitamininin %95´inin güneş ışığı yardımıyla ciltte üretildiğini, ancak %5´inin besinlerden sağlanabildiğini söyleyen Uzm. Dr. Sabiha Gökçen Asvaroğlu, güneşe çıkılmadığı takdirde tek başına D vitamininden zengin beslenmenin yeterli olmadığını, D vitamininin ciltte üretildikten veya gıdalarla vücuda alındıktan sonra, karaciğer ve böbreklerde bazı işlemlerden geçerek aktif hale geldiğini belirtti.
D vitamininin temel görevinin bağırsaktaki kalsiyum emilimini arttırmak olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Sabiha Gökçen Asvaroğlu, ayni zamanda kemik mineralizasyonunu, kalsiyum fosfor dengesini, kas sinir sistemi fonksiyonlarının düzenlenmesini sağladığını da belirtti. Yapılan çalışmalardan edinilen bilgilere göre kişinin kas gücünü ve kalp atışlarını düzenlediğini de söyleyen Asvaroğlu, D vitamininin grip başta olmak üzere, her türlü enfeksiyonla mücadele, multiple skleroz, bağırsakta iltihap gibi otoimmün hastalıklara karşı korunma, kontrolsüz hücre çoğalmasını (kanser) önleme, pankreastan insülin salınımının düzenlenmesi, tiroid fonksiyonları ve normal kan pıhtılaşmasında da rol oynadığını ifade etti.
D vitamininin ilk kez 1920´li yıllarda çocuklarda görülen bir kemik hastalığı olan raşitizme çare bulmak için yapılan araştırmalar sırasında keşfedildiğini söyleyen Asvaroğlu, D vitamini eksikliğinin, teknolojinin ilerlemesi ile birlikte düzeyinin ölçülebilir hale gelmesi ile sık görülmeye başlandığını belirtti. Uzm. Dr. Sabiha Gökçen Asvaroğlu şöyle devam etti: ?Kemik hastalıklarından başka kalp damar hastalıkları, diyabet, obezite, prostat kanseri gibi pek çok hastalıkla da ilişkili olduğu anlaşılmıştır. D vitamini eksikliği, kanda D vitamini düzeyinin belirgin olarak azaldığı durumdur. Neredeyse her üç kişiden birinde D vitamini eksikliği saptanmaktadır.?