SARUHANLI - BEE’O UP sponsorluğunda; Bursa’da gerçekleştirilen etkinlikte konuşan Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Ateş Kara, doktor ve eczacılara propolis ve diğer arı ürünlerini anlattı.
Türkiye’nin ilk ve tek inovasyon ödüllü yerli propolis üreticisi BEE’O UP sponsorluğunda Bursa’da gerçekleştirilen etkinlikte, propolis, arı sütü, polen, arı ekmeği ve ham bal gibi arı ürünlerinin sağlıklı yaşam ve beslenme üzerine etkileri konuşuldu. Panelde BEE’O UP Genel Müdürü ve Gıda Yüksek Mühendisi Aslı Elif Tanuğur Samancı, Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Ateş Kara ve Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Güldane Koturoğlu konuşmacı olarak yer aldı.
Etkinlikte, BEE’O Propolis’in Bursa’daki Sözleşmeli Arı Sütü Üretim Çiftliği de ziyaret edildi. Arı sütü üretimi yerinde incelendi ve arıların eşsiz dünyasına yakından tanık olundu. BEE’O UP kurucularından Ziraat Yüksek Mühendisi Arıcılık Uzmanı Taylan Samancı, kovanda polen ve arı sütü hasatının nasıl yapıldığını, propolisin nasıl toplandığını anlattı ve gerçekleştirdikleri arı sütü üretim projesinden bahsetti.
Etkinlikte ayrıca BEE’O UP Propolis Genel Müdürü Gıda Yüksek Mühendisi Aslı Elif Tanuğur Samancı, "Arı Ürünlerinin Beslenme Açısından Önemi” başlıklı sunumunu gerçekleştirdi. Tanuğur, sunumunda propolis ve diğer arı ürünlerinin beslenmedeki yeri ile Anadolu propolisinin farkına değindi.
Aslı Elif Tanuğur Samancı; ‘‘Propolis, arıların, bitkilerin yaprak, sap ve tomurcuklarından topladığı tamamen doğal bir arı ürünüdür. İçerisindeki fenolik ve flavonoid bileşenlerle nardan 80 kat daha güçlü bir antioksidan aktiviteye sahiptir. Özellikle, endemik bitki örtüsü çeşitliliği diğer coğrafyalardan 3 kat daha zengin olan Anadolu coğrafyasından elde edilmiş propolisin, diğer ülkelere kıyasla antioksidan kapasitesi ve biyolojik aktivitesi de 5 kat daha fazladır. Bu nedenle de arı ürünlerimiz ve propolisimiz, diğer coğrafyalara kıyasla çok daha yüksek kaliteye sahiptir. Bunu İstanbul Teknik Üniversitesi’nde yapmış olduğumuz bir çalışma ile de kanıtlamış bulunmaktayız. 19 ülkeden aldığımız 126 propolis örneğinin fenolik profilini ve antioksidan aktivitesini inceledik ve Anadolu propolisi özütü ile karşılaştırdık. Neticede Anadolu propolisinin piyasadaki diğer ürünlere göre en az 3 kat daha fazla etken maddeye yani fenolik ve flavonoid içeriğine sahip olduğunu gördük. Aynı zamanda, piyasadaki diğer ürünlerin, etiketinde beyan edilen miktarda propolis içermediğini de tespit etmiş olduk. Ürünlerin birçoğu da katkı maddesi içerdiği halde, bu maddelerin etikette belirtilmediğini gördük. Tüketici propolis alırken çok dikkatli olmalı, piyasada çok fazla sahte ürün mevcut. Acilen propolis ile ilgili kodeks ve standart çalışmalarının tamamlanması gerekiyor.” dedi.
Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Ateş Kara, çocuk sağlığında ve beslenmesinde arı ürünlerinin yeri ve öneminden bahsetti. Sunumunda; “Ham Bal, propolis, arı sütü, arı ekmeği ve polen gibi arı ürünlerinin çocukluk çağından itibaren tüketiminin büyük önem taşıdığını aktardı. Propolisin 20 milyon yıldır doğada var olan ve insanlar tarafından da kullanılan doğal bir ürün olduğunu belirtti. Kara, sözlerine şöyle devam etti “Propolis ile ilgili yapılan bilimsel çalışmalarda, propolisin hem tarihte hem de halen günümüzde, antiviral, antibakteriyel, antioksidan, antifungal ve antienflamatuvar özellikleri ile ön plana çıktığını görüyoruz. Propolis ve diğer arı ürünleri bağışıklığı doğal yollarla desteklemek için çok önemli ürünler. Ülkemiz arıcılık açısından ciddi bir potansiyele sahip. Yerli arı ürünlerinin üretimi desteklenmeli ve arttırılmalı.” dedi.
Kara, 2007 yılında American Medical Association tarafından yayınlanan bir çalışmada, üst solunum yolları enfeksiyonu geçiren çocuklarda ham bal kullanımının etkisinden bahsetti; “Çalışmaya, 2-18 yaşları arasındaki 131 üst solunum yolu enfeksiyonu geçiren çocuk katılmış ve katılımcılar 4 gruba ayrılmıştır. Birinci gruba öksürük ilacı (dextromethorphan), ikinci gruba bal aromalı şurup, üçüncü gruba ise sadece ham bal verilmiştir. Dördüncü grup ise kontrol grubu olarak belirlenmiştir. Çalışmanın sonucunda, ham bal tüketen grubun öksürük semptomları ve hastalık gün sayısındaki iyileşmenin diğer gruplara kıyasla daha hızlı olduğu tespit edilmiştir. Araştırmacılar; ham balın öksürük semptomlarını iyileştirmede etkili olduğunu belirtmişlerdir. Bal antioksidan etkisinin yanı sıra yüksek antimikrobiyal özellik gösterir. Fakat unutmamalıyız ki; bu faydaları sağlayabilmesi balın, pastörize ve filtre edilmemiş, kovandan alındığı hali ile besin değeri korunmuş ham bal olması çok önemlidir (1).”dedi.
Etkinlik, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Güldane Koturoğlu’nun sunumu ile devam etti. Prof. Dr. Güldane Koturoğlu, soğuk algınlığı, üst solunum yolu enfeksiyonu ve öksürük gibi çocuk rahatsızlıklarının tedavi yöntemlerine değindi. Zorunlu olmadıkça antibiyotik ya da kombine semptomatik ilaçları önermediğini söyleyen Prof. Dr. Güldane Koturoğlu öncelikle, vücudun bağışıklık sisteminin doğal beslenme ile desteklenerek bu tarz rahatsızlıkları yenmesine yardımcı olunması gerektiğinin altını çizdi. Koturoğlu “Bu noktada arı ürünleri özellikle de ham bal ve propolis çok önemli. Çocukların beslenmesine günlük olarak, aminoasitler, B grubu vitaminleri, A, C, E vitaminleri, demir, çinko mineralleri ve antioksidanlar açısından zengin olan ham bal ve fenolik, flavonoidler açısından zengin olan propolis eklenebilir. Bu ürünler aynı zamanda, çocukların bedensel ve zeka gelişimleri açısından da önemli. 2012 yılında Hodeidah Üniversitesi’nde yapılan çalışmada; propolis kullanımın çocuklarda üst solunum yolu enfeksiyonlarına etkisi araştırılmıştır. Çalışmaya üst solunum yolu enfeksiyonu tanısı konulan 41 çocuk katılmıştır. Katılımcılardan toplam 17 boğaz kültürü örneği alınmıştır. 17 örnekten 9'unda Streptococcus pyogenes bakterisi, 2’sinde Haemophilus influenzae bakterisi ve 6’sında Candida albicans bakterisi tanımlanmıştır. Çalışmada hastalara propolis süte karıştırılarak verilmiştir. Propolis alan çocukların 2-5 günlük bir sürede iyileştiği tespit edilmiştir. Ayrıca propolisin antimikrobiyal özelliği ile S. pyogenes, H. influenzae ve C. albicans'ın gelişmesini önlediği ortaya konulmuştur. Çalışmanın sonucunda, propolisin çocuklarda bakteri, virüs ve kandida türlerinin neden olduğu boğaz enfeksiyonlarının tedavisinde yardımcı aynı zamanda etkili bir antimikrobiyal ajan olarak kullanılabileceği belirtilmiştir.” dedi.
