SARUHANLI - Geçtiğimiz gün, PKK’lı teröristler tarafından Diyarbakır’ın Lice ilçesindeki 2. Hava Kuvveti Komutanlığı’nda asılı bulunan Türk bayrağını indirmesi nedeniyle bir basın açıklaması yapan Milliyetçi Hareket Partisi Saruhanlı İlçe Başkanı Ahmet Akgönüllü, “Ülkemizde son zamanlarda yaşanan vahim olaylar, hepimizce esef ve kaygı ile takip edilmektedir. Yöneticiler açılım safsatası ile bölücü teröristlere verdikleri tavizler artık had safhaya çıkmış, hatta Devlet ülkemizin bir bölümünde varlığı bile hissedilemeyecek duruma gelmiştir.” Dedi.
Akgönüllü, sözlerini şöyle sürdürdü; “Yolsuzluklar ayyuka çıkmasına rağmen, yapanlar değil, adeta bunu yazanlar ile savcı ve hâkimler görev yerlerinden edilmektedir. Sessiz kalanlar da hükümet gücü karşısında ya denileni yapmakta, ya da sessizce ayrılmaktalar. Dokunanların yandığı bir sistem haline gelen yönetim oluşturduğu medya grupları ve sermaye çevreleriyle sarmaş dolaş işlerini yürütmekteler. İktidara gelirken dokunulmazlıkları kaldıracakları vaadiyle gelenler, kendilerini binleri aşan koruma ordusuyla gerçekten dokunulmaz duruma gelmişlerdir. Bütün yolsuzluklar meşru hale gelmiştir.
Bütün bunlara rağmen halk sessiz kalmış, ses çıkaranlar ise tehditlerle susturulmaktadır. Her şey istedikleri gibi gidiyor dediler. Ülke bölünmenin eşiğine gelmesine rağmen kan dökülmesin, analar ağlamasın diyerek; güvenlik kuvvetleri geri çekiliyor, hatta kendilerini bile koruyamaz duruma düşürülmüştür. Bölücü hainlerle yapılan gizli görüşmeler şimdi alenen yapılmaktadır. Hükümetin verdiği tavizlerle ülkemizin bir kısmı adeta hainlere terk edilmiş, yollar kesilmiş, mahkemeler kurulmuş, vergi toplamaya başlamışlardır. Bütün bunlar sanki başka ülkede meydana gelmişçesine yöneticiler kendi oluşturdukları sırça köşklerde çizdikleri pembe tablolarla saltanatlarını sürdürmekteler.
Ancak; son zamanlarda Hükümetin verdiği tavizlerle bölücü hainler daha da güçlenmiş, yollar kesilmiş, halkın can ve mal güvenliğini adeta hainlerin eline bırakmıştır. Hainler öyle pervasızlaşmışlar ki; Güneydoğu da bir ilimizdeki Hava Kuvvetleri karargahına kadar saldırıp, hürriyet ve istiklalimizin sembolü Bayrağımızı gönderden indirecek kadar kudurmuştur. Elbet hainlere Yüce Türk Milleti gerekli dersi verecektir. Ancak daha vahim olanı; hükümetin bu olanlara seyirci kalması, oradaki ordu mensuplarının çaresizce seyretmesi Türk Milleti ni derinden yaralamıştır. Hükümet yetkililerinin verdiği tavizler malum olsa da Türk ordu mensuplarının buna seyirci kalması, ne Türkün töresine ne de Türk bayrağının namus olduğu bilincinde olmaması daha vahimdir. Daha önce verilen tavizlere bakılınca hükümet yöneticilerinden bunu bekleme abesle iştigaldir. Ancak TÜRK ORDUSUNUN generalinden erine kadar yapılan bu alçakça saldırının karşılıksız bırakılması, gözlerinin önünde bayrağımızın gönderden indirilmesine seyirci kalınması Türk Milleti ni derinden üzmüştür. Türk Milleti bunu asla kabullenemez ve affedemez. Her Türk neferi vatanı kutsal bilir, canından aziz bilir.
Bu menfur saldırıyı şiddetle kınıyoruz ve artık sabrımızın son noktasında olduğumuzu haykırıyoruz. Vatanı korumaktan aciz, korkak ve açılımcı zihniyete sesleniyoruz. Sizler vatanın bütünlüğünü ve hürriyet ve istiklalimizin sembolü bayrağımızı korumaktan bile acizseniz; bırakın o makamları. Bırakın da daha fazla Türk Milleti ni kahretmeyin. Bırakın da Türk Milleti nin tarihindeki şanlı tarihini kirletmeyin. Bırakın da daha fazla onurunuzu kaybetmeyin. Zira Türk Milliyetçileri ve Ülkücüler hiçbir menfaat beklemeden vatanı korumak için canlarını feda etmeye hazırdır.”