Tarih: 08.09.2014 09:17

Akraba Evliliği ve Riskleri, Sakıncaları

Facebook Twitter Linked-in

SARUHANLI - Saruhanlı İlçesi Toplum Sağlığı Merkezi Başkanı Dr. Rabia Kapan, ülkemizde her 5 kişiden birinin akraba evliliği yaptığını, akraba evliliğine bağlı olarak özürlü çocuk doğumlarının meydana geldiğini belirterek, akraba evliliği yapmayı planlayan çiftlerin evlenmeden önce mutlaka genetik danışmanlık almaları gerektiğini ifade etti.

Aynı soydan gelen kişilerin yaptığı evliliğe akraba evliliği denildiğini anımsatan Dr. Kapan, şunları kaydetti; “Akrabalık; anne soyundan gelebileceği gibi baba soyundan da gelebilir. Her ikisi de aynı derecede önemlidir. Akraba evliliği genel olarak iki derecede incelenir: Anne veya babalarından biri kardeş olan bir çiftin yaptığı evliliklere 1. derece akraba evliliği (Kuzen Evlilikleri) denir. Büyükanne veya büyükbabalarından biri kardeş olan çiftlerin yaptığı evliliklere ise 2. derece akraba evliliği (Torun Evlilikleri) denir.

Akraba evliliği toplumumuzda birçok başka ülkede olduğu gibi ciddi bir tıbbi sorundur. Genetik hastalıkların sıklığını olumsuz etkilemesi nedeniyle üzerinde önemle durulması ve tartışılması gerekir.”

-Akraba evlilikleri ne tür risklere yol açar?-

Akraba evliliği yapanlarda ölü doğum sıklığının normal topluma göre yaklaşık 2 kat arttığını vurgu yapan Kapan, “Normal toplumda %1.24, akraba evliliklerinde %2.14, Düşük ve ölü doğumlar birlikte ele alındığında aynı artış yine dikkati çekmektedir. Normal toplumda %5.21, akraba evliliklerinde % 10.55, Yeni doğan kayıpları açısından bakıldığında ise %50’lik bir artış söz konusudur. Normal toplumda %10.76, akraba evliliklerinde %16.29, Ayrıca akraba evliliklerinde doğumsal kusurların 10 kat arttığı bildirilmektedir. Akraba evlilikleri otozomal resesif (çekinik) ve çok faktörlü kalıtım gösteren hastalıkların görülme sıklığını arttırmaktadır. Anne ve babanın kan gruplarının uyuşması risk olmadığını göstermez. Kan uyuşmazlığı ile akraba evliliğine bağlı riskler tamamen ilgisizdir. Özürlü (görme, işitme özrü gibi) insanların aynı özre sahip insanlarla evlenmeleri de önerilmez. Aynı özre sahip insanlar evlenirse bebekte risk fazladır.” Dedi.

-Akraba evliği yapanların sağlıklı çocuğu olabilir mi?-

Akraba evliliği yapanlarda sağlıklı çocuk olabileceğini, ancak diğer evliliklere göre riskin arttığını belirten Dr. Kapan, “aileleri yanıltan en önemli noktanın kendi aile ve çevrelerinde başkalarının yaptıkları akraba evliliklerinden sağlıklı çocuklar doğmasıdır. Ailenin daha önceki gebeliklerinden sağlıklı çocukları olması daha sonraki gebeliklerdeki risk olmadığını göstermeyeceği gibi, daha önce hasta çocukları olması sağlıklı çocuklarının olmayacağını da göstermez. Bu çiftlerde hastalıkları bebek doğma riski artar ancak doğan çocukların yaklaşık %95`i tamamen sağlıklı olurlar. Aynı anne-babadan hem sağlıklı hem hasta çocuklar olabilir.” Şeklinde konuştur.

-Akraba evliliğinde gebelikte takip nasıl olmalı?-

Ailelere gebeliklerinde takip altında olmalarının zorunlu olduğunu, gebelikte biyokimyasal tarama testi, 2. basamak USG takibi ve bebeklerinin doğduğunda değerlendirilmesi ve işitme kayıpları ve metabolik hastalıklar açısından araştırması yapılması gerekliliğinin kaçınılmaz olduğunu söyleyen Kapan, “Normal gebeliklerde yapılan ikili, üçlü, dörtlü testler, ayrıntılı ultrsonografi bu gebeliklerde de yapılır. İkili, üçlü, dörtlü testler akraba evliliği ile kalıtımsal geçen hastalıkları göstermez sadece normal gebeliklerde olduğu gibi kromozomal anomali taraması amacıyla yapılır. Akraba evliliklerinde 11-14 haftalar arasında gerektiğinde yapılan CVS (koryon villus örneklemesi) ile bazı hastalıklar tespit edilebilir ve bu durumda aile gebeliğin sonlandırılmasını isteyebilir.” Dedi.

Son yıllarda yapılan araştırmalara göre ülkemizdeki kan yakını evlilik oranının yüzde 21- 40 arasında olduğunun belirlendiğini kaydeden Dr. Kapan, Almanya’da ise bu oran sadece yüzde 0,1- 0,3 arasında olduğuna dikkat çekti. 

Dr. Kapan, günümüzde akraba evliliklerinde en çok görülen hastalıkların ise; zekâ geriliği (fenilketonüri), Akdeniz Anemisi, Alzheimer (Bunama hastalığı), Parkinson (Titremelerle seyreden sinir sistemi hastalığı), özürlü ve ölü doğumlar olduğunu söyledi.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —