Manisa Belediye Huzurevi`nde kalan 72 yaşındaki Niyazi Yıldız, 53 yıl önce sevdiği bir kızı bekliyor.
Manisa Belediye Huzurevi`nde kalan Niyazi Yıldız, Manisa`nın Akhisar ilçesinde doğdu. Küçük yaşlarda Akhisar`dan ayrılarak Manisa`ya yerleşen Yıldız, 19 yaşlarında dönemin Manisa savcısının yeğeni Necla adlı bir kıza aşık oldu.
Necla`ya bir türlü kavuşamayan Yıldız, son çare olarak ona bir mektup yazdı ve mektubu yüzünden 6 ay hapse mahkum edildi. Hapisten çıktıktan sonra hayatına devam eden Yıldız, sevdiği kadını unutamazken bu arada hiç evlenmedi.
Manisa`da 53 yıl önce yaşadıklarını anlatan Yıldız, şunları söyledi: "19 yaşında bir fırın işçisiydim. Bir kız gördüm. O kızı bir görüşte delice sevdim. Bu kız da, o dönemin Manisa savcısının yeğeniymiş. Babası da Ticaret Lisesi Müdürü. Kızla bir türlü konuşamadım. En sonunda kıza mektup yazdım. Mektupta, `benim olmazsan seni vururum` dedim.
Bunlar da, beni yakalayıp karakola götürdü. Yazı benim değil diye inkar etsem de, yazının benim olduğunu anladılar. Beni hapse attılar. Hapiste hep Necla Hanıma şiirler yazdım. Hapisten çıktıktan sonra da hayatım boyunca hep ona şiirler yazdım. Sonradan öğrendim ki, Ankara`ya taşınmışlar. Bir başkasını sevemedim. Fırıncılık yaptım. Emekli olduktan sonra, çocuk oyuncakları sattım, turşuculuk yaptım. Sonrasında buraya geldim. Fotoğrafçılık yapıyorum artık."
Cezaevinde geçirdiği günlerini de anlatan Yıldız, şunları söyledi: "Cezaevi hayatı çok zor. Orada bir bahçe vardı. Bütün günüm volta atmakla geçiyordu. Sıkıntılarla dolu bir süreçti. Gelenim gidenim olmazdı."
"SON BİR KEZ GÖRMEK İSTERDİM"
Yaklaşık 10 yıldır huzurevinde kaldığını anlatan Yıldız, kaldığı süre içerisinde, bir de manevi torun edindiğini söyledi. Manevi torunundan bahseden Yıldız, sözlerine şöyle devam etti:
"Bir de torun edindim burada. Bir kız geldi bana `Gel Niyazi amca seni sinemaya götüreyim` dedi. Bizde de davet edilen yere icabet etmemek olmaz. O gün, bugündür benim torunumdur o." Necla Hanımı hiç unutmadığını ve son bir kez de olsun onu görmek istediğini belirten Yıldız, sözlerini şöyle tamamladı: "Necla Hanımı son bir kez olsa görmek isterim ama nerede görüşebileceğiz ki? O şimdi torun sahibi olmuştur. Görüşmek de istemez herhalde."