SARUHANLI - Psikolog Nurcihan Körpe, pandemide çiftlerin evde birlikte geçirdiği zamanın arttığına dikkati çekerek, "Pandeminin getirdiği yasaklarla birlikte birbirleriyle hiç olmadığı kadar vakit geçirmek durumunda kalan eşler aslında birbirlerini tanımadıklarını fark etmeye başladılar. Evlilikteki sorunlar pandemiyle birlikte artış gösterdi" diyerek nelere dikkat edilmesi gerektiğini anlattı.
Çin'de başlayıp dünyaya yayılan ve Türkiye'yi de olumsuz etkileyen koronavirüs salgını hayatı olumsuz etkiliyor. Bu dönemde özellikle kısıtlama nedeniyle çiftlerin evde geçirdiği zamanda da artış oldu. Psikolog Nurcihan Körpe, yaşanılan sorunlara ve neler yapılması gerektiğini şu sözlerle dikkat çekti.
"Pandeminin getirdiği yasaklarla birlikte birbirleriyle hiç olmadığı kadar vakit geçirmek durumunda kalan eşler aslında birbirlerini tanımadıklarını fark etmeye başladılar. Evlilikteki sorunlar pandemiyle birlikte artış gösterdi. Cumartesi- pazar günleri sokağa çıkma yasağında evde kalan çiftler başlangıçta güzel zaman geçirdiyse de bu durumun sürekliliği bazı yıkımlara yol açtı. Pandemi öncesi çiftlerin genel rutinleri hafta sonlarını sevdiklerine ayırmak, aile ziyaretleri veya gezmekten ibaretken pandemi dönemiyle birlikte hem alan hem de kişi kısıtlamasıyla süreç ilerledikçe can sıkıcı bir hal almaya başladı. Bunların bir sonucu olarak da ne yazık ki çiftler arasında birbirlerine tahammül edememe, iletişim kopukluğu, daha çok sanal dünyada vakit geçirmek, birlikte geçirilen kaliteli vakit olmayışı ve paylaşımların giderek azalması gibi nedenlerden çıkan tartışmalar boşanmalara yol açtı. TÜİK verilerine göre boşanma sayılarında pandemi dolayısıyla büyük farklılıklar görüldü. Boşanma sayıları 2019 Temmuz ayında 13.555 iken, 2020 Temmuz ayında %69.9 oranında artışla 23.025 oldu"
Önerilerini sıralayan Psikolog Körpe, "İlk olarak evlilik kararı vermeden önce eşlerin birbirlerini iyi tanıması gerektiğini hatta partnerlerinden önce kendilerini, kriterlerini iyi bilmeleri gerektiğini, bunun için durup kişilerin kendilerine "Ben kimim? Bana göre olan kim? Ve bana göre olan ne?' sorularını sormalarını önerebilirim. Evlilik acele verilen bir karar olmamalıdır. Tartışmalar her ilişkinin kaçınılmazıdır. Önemli olan tartışmanın şiddeti ve o tartışmayı nasıl aşabildiğinizdir. Uyumlu bir evlilik uzlaşma ve denge halidir. Bu süreçte tartışmalar daha sınır noktalarda yaşanabilir bu yüzden tartışmayı yapıcı bir tartışmaya çevirmeye özen göstermek gerekiyor. Bu da sağlıklı iletişimden geçiyor. Sağlıklı iletişim için şunlara dikkat edilmeli, eleştirmeyin, kınamayın, yargılamayın, görüşlerine saygı duyun. Ses tonunuza, vurgulamanıza jest ve mimiklerinize tartışma esnasında dikkat edin. Karşınızdaki kişi yanlış anlamaya müsait bir durumda olacaktır. Karşınızdakinin ne demek istediğini anladığınıza emin olun ve anlatmak istediği şeyi ona özetleyin. Tartışma konusunda birbirinizi anladığınıza emin olduktan sonra partnerinizle birlikte çözüm önerileri sunun. Bu önerilerden uygun olduğunu düşündüğünüzü seçip uygulayın. Eğer hatalıysanız içtenlikle kabul edin. Olayları karşınızdaki kişinin bakış açısından görmeye çalışın. Eğer anlaşamıyorsanız bu konunun daha sonra tekrar konuşulması talebinde bulunun. Biraz zaman iyi gelecektir. Bu önerileri hem evliliğinizde hem de arkadaş ilişkilerinizde kullanabilirsiniz. Kendinize kişisel zamanlar ayırın. Eşinizi mutlu edecek küçük sürprizler hazırlayın. Birbirinize özel zamanlar ayırın. Eski günlerde gittiğiniz yerleri tekrar ziyaret ederek ilişkinizi güncelleyin. Ve unutmayın ki işe gitmezseniz işten kovulacağınız gibi evliliğinize mesai harcamazsanız aileniz iflas eder" dedi.