MANİSA - Yaz mevsiminde güneşin etkisini arttırması nedeniyle meydana gelebilecek cilt hastalıklarına karşı uyarılarda bulunan Dermatoloji Uzmanı Dr. Nüket Aydın, "Dışarıya çıkmadan yaklaşık yarım saat kadar önce güneş kremimizi mutlaka sürmemiz gerekiyor. Dışarıda kalmaya devam ediyorsak yeterli miktarda güneş kremimizi yenilememiz çok önemli. Günlük bir defa sürdüğümüz güneş kremi ne yazık ki akşama kadar asla korumuyor" dedi.
Yaz mevsiminin gelmesiyle birlikte güneşin olumsuz etkileri de artmaya başlıyor. Gün içerisinde uzun süre güneş ışınlarına maruz kalmak pek çok cilt hastalığını da yanında getiriyor. Güneşin olumsuz etkilerine maruz kalınmaması için yapılması gerekenleri açıklayan Dermatoloji Uzmanı Dr. Nüket Aydın, güneşin dik açılı olduğu 10.00-16.00 saatleri arasında dışarı çıkılmaması gerektiğini belirterek, "Yaz aylarının gelmesiyle beraber özellikle bir takım cilt hastalıklarında artışlar yaşıyoruz. Bu gruplar arasında özellikle lekelenmeler, egzamalar, bebeklerde gördüğümüz isilikler, beni olan kişilerde artma ve şekil değişikliği, yapısal değişiklikler de görüyoruz. Özellikle güneşin dik açılı olduğu saatlerde dışarıya çıkmamalıyız. Bu da bizim için öğleden önce 10.00 ve öğleden sonra 16.00 saatleri arasında mecbur kalmadıkça dışarıya çıkmamamız gerekiyor. Eğer ki çıkacaksak, mesleğimiz gereği dışarıda bulunmamız gerekiyorsa bu defa geniş kenarlı büyük bir şapka, ultraviyole koruma özelliği olan güneş gözlükleri mutlaka bulundurmamız gereken şeyler" ifadelerini kullandı.
"Bir defa sürdüğümüz güneş kremi akşama kadar asla korumuyor"
Dışarıya çıkılmadan yarım saat öncesinde güneş kremi sürülmesi gerektiğini vurgulayan Uzman Dr. Aydın, gün içerisinde güneş kreminin tazelenmesi gerektiğini söyledi. Günde bir defa güneş kremi sürülmesinin yeterli olmadığına dikkat çeken Dr. Aydın, "Dışarıya çıkmadan yaklaşık yarım saat kadar önce güneş kremimizi mutlaka sürmemiz gerekiyor. Dışarıda kalmaya devam ediyorsak yeterli miktarda güneş kremimizi yenilememiz çok önemli. Günlük bir defa sürdüğümüz güneş kremi ne yazık ki akşama kadar asla korumuyor" diye konuştu.
Cilt yapısına göre güneş kremi tercih edilmeli
Cilt yapısına ve cilt hastalığına göre güneş kremi tercihlerinin farklı olabileceğini söyleyen Uzman Dr. Aydın, "Burada güneş kremi tercihi hastanın yaşına, ek bir fotosensitif, güneş duyarlılığı olan hastalığı olup, olmadığına, cilt hassasiyetine göre değişebiliyor. Bebeklerde ve cildi çok hassas kişilerde daha çok mineral filtre içeren, fiziksel korumalı güneş kremi tercih ediyoruz. Ama orta yaşlarda ya da çok ciddi cilt sıkıntısı olmayan kişilerde ise hem kimyasal hem de fiziksel bariyerli güneş kremleri tercih ediyoruz. Yağlı cildi olanlarda yağ bazı düşük güneş kremleri tercih ediyoruz. Kuru ciltlerde nemlendiricisi yüksek güneş kremlerini tercih edebiliyoruz. Aslında tek ortak güneş kremi yok. Hastaya göre güneş kremi tercihimiz değişebiliyor" şeklinde konuştu.
"Güneş kremi tercihi dermatolog önerisiyle olmalı"
Güneş kremi kullanmadan önce mutlaka bir dermatologa başvurulması gerektiğini belirten Uzman Dr. Nüket Aydın, "Tabii ki muhakkak bir dermatologun önerisi dahilinde olmasını istiyoruz. Çünkü her cilt tipine her güneş kremi ne yazık ki olmuyor. Bebek hastalarda çok kimyasal bariyeri yüksek, kimyasal faktörü yüksek güneş kremlerini tercih etmiyoruz. Hassas cildi olanlara kimyasalı yüksek ya da içerisindeki maddeleri o cilde uygun olmayan güneş kremlerini tercih edersek hastayı daha da fazla kızartıp, daha da fazla yakabilir. Fayda yerine bu işi zarara çevirebilir. Öncesinde bir cilt muayenesi olunması gerekiyor" dedi.
Güneşten korunma yollarından bir tanesinin de giyinme olduğunu belirten Dr. Aydın, yazın açık kıyafet tercih edilmeli anlayışının herkes için doğru bir uygulama olmadığına dikkat çekerek, "Yazın hep açık renk kıyafetler tercih ediyoruz. Ama bu tam olarak doğru bir uygulama değil. Beni olan, ben sayısı fazla olan hastalarda açık renk kıyafetler çok fazla önermiyoruz. Çünkü açık renk kıyafetler bizi serin tutuyor bir miktar. Ancak güneşin ultraviyole ışınlarını olduğu gibi cildimizin üzerine geçirebiliyor. Dolayısıyla cilt üzerinde güneş biriken etkiyle benlerin daha yapısını bozabilir ve sayısını arttırabilir. Biraz sıcak olacaktır ama eğer benlerimiz çok fazlaysa koyu renkli tişörtler ve hatta siyah atlet giyilmesini öneriyoruz" diye konuştu.
"Deniz taşıdı kullanan kişilerde güneş kremi de yetersiz"
Deniz taşıdı kullanan kişilerin doğru giyinmelerinin önemli olduğunu kaydeden Uzman Dr. Aydın, "Deniz taşıdı kullanan, uzun süre açık denizlerde seyir halinde bulunan kişilerde sadece güneş kremi, şapka, gözlük asla yetmiyor. Giyinmek çok önemli. Dümeni kullanan kişilerde istiyoruz ki eldiven giysinler, ayaklarına kadar kalın çorap olsun. Çünkü bu bölgeler hiç akla gelmeyen ve güneş kremi sürülmeyen bölgelerdir. Güneş kremi sürerken özellikle kulak sayvanı, ense kökü arkası boşluklarımız. Hiç unutulmaması gereken çok önemli yerler. Çünkü buralar genellikle güneş kremi kullanırken atlanıyor" ifadelerini kullandı.
"Karpuz ve domates güneş duyarlılığını düşürüyor"
Yaz meyvelerinin likopen yönünden zengin olduğunu, karpuz ve domates yemenin güneş duyarlılığını düşürdüğünü ifade eden Uzman Dr. Aydın, "Yaz ayları karpuz ve domates yönünden gerçekten çok zengin bir mevsim. Bu meyvelerde likopen oldukça zengin. Likopenin özelliği bizim güneş duyarlılığımızı düşürüyor. Tam vaktinde olgunlaşmış, yiyeceğimiz bir meyve. Bazı hastalarda sadece bunlar yetmeyebiliyor. Öyle çok fazla lekesi olan hastalarımız oluyor. Ya da güneş duyarlılığı fotosensitif hastalar ya da romatizmal hastalarda beta karoten içerikli besin destekleri de sunabiliyoruz. Bunlar bizim yaz boyunca kullandığımız sürece güneş duyarlılığımızı ciddi olarak düşürüyor. Bol su tüketimi de zaten çok önemli. Bir de yeşil çay antioksidan yönünden çok zengin. Yeşil çay tüketmek güneş koruma düzeyimizi bir miktar daha arttıracaktır" şeklinde konuştu.