Mustafa Ali ÖZTÜRK


BİBLİYOMANİ

BİBLİYOMANİ


Bibliyomani, kitap toplama ya da biriktirmenin sosyal ilişkilerin ve sağlığın zarar gördüğü bir noktaya kadar ilerlemesini içeren obsesif kompülsif bir bozukluk olarak tanımlanır. Kitap istifçiliği olarak nitelenen bibliyomani psikolojik bir rahatsızlık türüdür. Journal of Art Crime yazarı Anna Knutsonn, bibliyomani ilgili ?Burada gördüğümüz şey ?normal´ bir biriktirme davranışından çok daha ciddi. İstifçilerin, biriktirmeden aldığı zevk o kadar derin olabiliyor ki kişinin özsaygısını tanımlayabilecek, hatta kişiye bir hayat amacı verebilecek noktaya gelebiliyor.? der.

Bibliyoman ise; kitap kurdu, kitap düşkünü, hastalık derecesinde kitap biriktirme isteği olan kişi, sürekli kitap almak isteyen kişi, büyük bir kütüphaneye sahip olmak isteyen kişi, kitap için elindeki birçok şeyi feda edebilecek düzeyde hastalık derecesine ulaşmış kitap satın alma ve edinme eğilimi olan kişidir. Kitap istifleyicisidir.

Bibliyomanların amaç ve istekleri farklılık gösterebilir; kimi bibliyomanlar kitapları kokusu için toplar, kimileri kapaklarına hayrandır, kimileri yazınsal mirası korumak için toplar, kimileri mal varlığının ve gücünün sembolü olarak toplar kimileri özel olarak ilgilendikleri alanla ilgili yazılmış kitapları toplar, kimileri ise sırf toplamak için toplar vesaire?

Ancak bibliyomanların davranış biçimleri birbirine çok yakındır. Bir kitapçı veya sahafa girdiklerinde ceplerindeki tüm parayı kitaba yatırabilirler. Kütüphanelerinin çok özel olmasını isteyen kişilerdir. Kimsede bulunmayan kitaplara sahip olma arzusu ile tüm sahafları, kitapçıları gezerler; hatta dünyayı dolaşırlar. Bibliyomanlar her gördüğü kitabı ya da özel olarak ilgilendiği türde yazılmış kitapları elde etmeye uğraşan, bunlara sahip olmaktan büyük zevk alan, sahip olduktan sonra da kimseye kaptırmayan, kimseyle paylaşmayan kişilerdir. Birçoğu özellikle kitap kokusuna da hayrandır. Özel kitaplar için yapmayacakları şey yoktur. İlgilendikleri kitap için her şeylerini vermeye de hazırdırlar, hırsızlık bile yapabilirler. Tarihte yaşanan olaylar bibliyomanlar için daha da öteye giderek; kimsede olmayan bir kitaba sahip olmak adına cinayet bile işleyenleri de vardır.

Bibliyomanların faydaları da çoktur. Örneğin kitapçalan denilen intihal yaparak başkalarının yazılarını çalarak kitap yapan insanları çok iyi yakalarlar. Sayılı kitapların hangi kütüphanelerde olduğunu takip eder, özel kitapların yerlerini bilirler. Ellerinde bulunan değerli eserleri çok iyi korurlar ve yeni nesillere ulaşmasını sağlarlar. Yazınsal mirasın korunması ve gelecek nesillere ulaşmasında büyük payları vardır.

Tarihte bilinen birçok bibliyoman kendi kişisel kütüphanelerini inşa etmek için tüm servetlerini imkanlarını ve vakitlerini harcamıştır. Örneğin İngiliz kitap koleksiyoncusu Richard Heber´ın 146.000´den fazla nadiri bulunan kitaplarla dolu sekiz ayrı evi vardı. 1804´ten başlayarak kitaplara yaklaşık 100.000 sterlin değerinde bir servet harcamıştır. Tarihin en ünlü kitap hırsızı, bir bibliyoman olan Stephen Blumberg´tir. Akıl hastası da olan Stephen Blumberg yirmi yılda 20 000 kitap, 11 000 de tarihi yazı çalmış. Aslında para kazanmak amacıyla sık-sık antika eşyalar çalan Stephen çaldığı kitapları hiç satmamıştır.Yine ünlü bir bibliyoman Thomas Phillipps (1792-1872). Ölümünde 160.000 kitap ve el yazması içeren koleksiyonu, ölümünden 100 yıl sonra bile hala açık artırmayla satılıyor olması dikkat çekicidir.

Bilinen en ünlü Türk bibliyoman hayatı boyunca gittiği her yerde kitap toplayan Ali Emîri Efendidir. Topladığı kitaplarla Türk kültürüne büyük hizmetlerde bulunmuştur. Ali Emiri Efendi kitaplara ulaşmak için uzun yollar kat etmiştir, büyük masraflar. Bir ara, eski bir Oğuz şehri olan Cend´e kadar giderek birçok değerli eser ve vesika toplayarak Türk kitap koleksiyonuna büyük hizmetlerde bulunmuştur. ?Orta seviyede bir şair, usta bir münekkid olan? Ali Emîri Efendi´nin asıl büyük yanı, hayatı boyunca toplamış olduğu paha biçilmez değerde kitaplardan oluşan kütüphanesini, Fatih´te Feyzullah Efendi Medresesinde kendi kurduğu Millet Kütüphanesine bağışlamasıdır. Bu kütüphaneye çoğu nadir ve tek nüsha olan 16.000 cilt eser vakfetmiş, ölümüne kadar da bu müessesenin müdürlüğünü yapmıştır.

Bibliyomani hakkında yazılmış birçok kurgu ve gerçek hikaye vardır. Thomas Frognell Dibdin´in ?Bibliyomani ya da Kitap Deliliği? ve Gustave Flaubert´in ?Bibliomanie´si bunlardan ikisi sadece. Fakat Dibdin´in kitabı hem kendisinin de bu hastalığa muzdarip olmasından hem de karşılaştığı gerçek koleksiyonculardan esinlendiği için önemli bir yere sahiptir. Türk edebiyatında da bu kavram işlenmiştir. Mustafa Kutlu da Mavi Kuş adlı eserinde bibliyomaniyi işler. Mavi Kuş hikayesinde bir otobüs yolculuğunda taşrada doktorluk yapan kitap tutkunu adam karısı ile boşanmasına sebep olan bu hastalığının anısını paylaşıyor. Karısı günün birinde: ´ya kitapların ya ben´ deyip restini çekiyor ve doktor sessiz sedasız tek kelam etmeden, kamyon tutup, kitaplarını yükleyip ayrılır evden.

Sonuç olarak bibliyomanların yaşam amacı haline getirdikleri bu durum faydalı olduğu durumlar olmasına rağmen tehlikeli de bir hastalıktır. Her şeyin aşırısı zararlıdır. Kitap koleksiyonculuğu da olsa bibliyomani de tehlikelidir. Bibliyomanlar bu rahatsızlık sonucunda telafisi mümkün olmayan travmalar yaşayabilirler, hayatlarını karartabilir ve daha ciddi sağlık sorunlarıyla karşı karşıya kalabilirler.  Kendisini bibliyomani olarak hisseden kişiler mutlaka psikolojik yardım almalıdırlar. Bibliyoman olarak kalmak yerine tedavi olup bibliyofil yani kitapsever olmak daha evladır. En sağlıklısı da kitap manyağı olmak yerine kitapsever olmaktır.