Muammer Kökcüoğlu


10 Ocak Gazeteciler günü?

10 Ocak Gazeteciler günü?


10 Ocak Gazeteciler günü?

Yazıma başlamadan, Bizleri bu mutlu günümüzde yalnız bırakmayarak bizzat ziyaret eden,  gerek telefonla arayan ve gerekse çiçek göndererek mutluluğumuzu paylaşan tüm dostlarımızı teşekkür ediyorum.

Özel günler kapsamında dün 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü´nü Pazar günü kutladık. Bu vesile ile gazetecilik mesleği ile ilgili olarak siz değerli okurlarıma düşüncelerimi aktarmak istiyorum. Hem mesleğin zorluklarından söz edelim hem de mini bir özeleştiri yapalım. Ne dersiniz? 

Dünyanın her yerinde herkes yapmış olduğu işin sıkıntılarından, zorluklarından ve stresinden bahseder. Gazeteciler için de bu böyledir kuşkusuz. Gazetecilik, popülizmi olan bir meslek olarak görülse de  sıkıntıları, karşılaştığı zorluklar göz önünde bulundurulduğunda risk oranı yüksek meslekler arasında yer almaktadır. 

Doğal felaketlerde en iyi görüntüyü yakalama derdinde olan gazeteciler savaş ortamında bile bu titizliği göstermek zorundadırlar. Yağmurda, çamurda, karda, kışta fırtınada aklınıza gelen en kötü olumsuz koşul ne ise biz gazeteciler oradadır. Halka en hızlı, en doğru haberi sunmaktan başka bir derdimiz yoktur. 

Görevini ifa ederken hayatından olan gazetecilerin sayıları hızla artmaya başladı. Yazılan yazılar, haberler herkesi memnun etmiyor. Gazeteciler zaman zaman birilerinin tehdit ve baskılarına maruz kalıyorlar. İnsanları en acı günlerinde, onlardan görüntü, fotoğraf ve bilgi almak uğruna saldırılara uğrayanlar yine de biz gazetecilerdir.

Üzülerek belirtmek isterim ki, ifade özgürlüğü adı altında insanlara hakaret eden, özel hayatlarını deşifre eden bile var bir gazetecilerin içinde.

Hatta gazeteci oldu diye kendisini yargıç görenler bile var? Gazeteciliği kendi çıkar ve menfaati doğrultusunda kullanan tipler bile var? 

Bunlara dikkat edin. Kamuoyu adına soruyoruz, araştırıyoruz, öğrenmek istiyoruz dedikleri her işte kendi menfaatlerinden başka bir dertlerinin olmadığını göreceksiniz.

Geçmişte de aynı zihniyet ile hareket etmişlerdir?

Gazeteciler tehditkâr üsluplarından vazgeçmelidir?

Gazeteci şantaj yapmaz?

Gazeteci taraflı haber yapmaz?

Gazeteci herkesten önce vicdanının sesini dinlemek zorundadır. 

Gecesini gündüze katan, dağda, bayırda haber peşinde koşan, koşturan ve bu mesleği şerefi ile yapan meslektaşlarımız yok mu?

Elbette var.

Göstermiş oldukları hassasiyet, titizlik bizleri son derece onurlandırmaktadır.

Kamuda dördüncü gücü teşkil eden basın mensupları, devlet ile millet arasında köprü görevi üstlenmektedirler. Toplumun genel sorunlarını detaylandırıp yetkililerinin dikkatine sunan ve daha sonra gelişmeleri haberleri ile takip eden gazeteciler, haber alma özgürlüğünü kullanırken, hakaretten, baskıdan ve özel hayata müdahaleden kaçmalıdır. Başka birinin özel hayatına müdahale edecek kadar özgürlük yoktur. Hakaret ile eleştiriyi ayırt etmek zorundasınız.

Bu özeleştiriden üzerine düşenler alsın. Zira biz Saruhanlı´da 26 yıldır sürdürmüş olduğumuz gazetecilik mesleğimizde toplumun genel sorunlarını detaylandırıp yetkililerin dikkatine sunan ve daha sonra gelişmeleri haberlerimiz ile takip eden gazeteciler, haber alma özgürlüğünü kullanırken, hakaretten, baskıdan ve özel hayata müdahaleden kaçmışızdır. Velhasıl bu konuda tuzumuz kuru. 

10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü münasebetiyle bu mesleği şerefi ile yapan, bu mesleğin onurunu korumak için özen gösteren, kalitesinden ve duruşundan taviz vermeyen meslektaşlarımı bir kez daha kutluyor, başarılarının devamını diliyorum.